GEBELİKTE CMV (SİTOMEGALOVİRÜS) ENFEKSİYONU

HAMİLELİKTE CMV (SİTOMEGALOVİRÜS) ENFEKSİYONU GEÇİRMEK
Sitomegalovirüs (Cytomegalovirus, CMV) herpes virüs ailesinden bir DNA virüsüdür. En sık görülen perinatal enfeksiyondur. Çok sık karşılaşılan bir enfeksiyondur, insanların yarısından fazlası bu enfeksiyonu geçirir. İdrar, tükrük, gözyaşı, semen, süt gibi her tür vücut sıvısından temasla ve cinsel ilişki ve kan nakli ile de bulaşabilir. Gebelik sırasında bebeğe geçebilir. Emzirme ile de bebeğe geçebilir.

CMV enfeksiyonu ilk kez geçirildiğinde buna primer enfeksiyon denir. Bu ilk enfeksiyondan sonra virüs vücutta kalır ve latent hale yani sessiz hale gelir, ileride tekrar tekrar aktifleşebilir. Bu tekrarlayan enfeksiyonlara da rekürren enfeksiyon denir. Gebelikte de hem ilk (primer) hem de tekrarlayan (rekürren) enfeksiyon şeklinde geçirilebilir.

Enfeksiyon çoğu zaman belirtisiz ya da hafif belirtilerle, ateş, halsizlik, boğaz ağrısı, eklem ağrıları, lenf bezlerinde şişme ile geçirilir.

Gebelikte ilk kez geçirilen (primer) CMV enfeksiyonu:
Gebelikten önce hiç CMV enfeksiyonu geçirmemiş anneler %1-4 oranında gebelik sırasında ilk defa bu enfeksiyona yakalanacaklardır. Hamilelikte ilk kez CMV enfeksiyonu geçiren annelerden %20-40 oranında enfeksiyon bebeğe geçer ve bu enfeksiyon geçen bebeklerin onda biri etkilenir. Etkilenen bebeklerde göz, karaciğer, dalak, beyin başlıca etkilenen organları oluşturur. Sitomegalik inklüzyon hastalığı (konjenital sitomegalovirüs enfeksiyonu) denen durum oluşur bebekte. Mikrosefali (kafanın normalden küçük olması), beyinde kalsifikasyonlar, karaciğer ve dalakta büyüme, görme ve işitme problemleri, zeka geriliği, gelişme geriliği, sarılık, peteşi ve ölüm görülebilir. Bebeklerin az bir kısmı ise doğumdan sonra normal olmasına rağmen uzun dönemde zeka geriliği, işitme problemleri gibi sorunlar ortaya çıkar.

Yarattığı bu problemler dışında CMV enfeksiyonunun düşük ya da rahim içerisinde ölüme sebep olabildiğine dair yeterince kanıt yoktur.

Gebelikte tekrarlayan (rekürren) CMV enfeksiyonu:
Primer enfeksiyona göre daha sık görülse de bebeği etkileme riski daha düşüktür. Gebelikte geçirilen sekonder enfeksiyon bebeğe %1-2 oranında geçer. Enfeksiyonun bebeği etkileme riski perimer enfeksiyona göre daha az olmakla beraber etkiler kısa ya da uzun dönemde ortaya çıkabilmektedir.
Hamile kalmadan önce yapılan testlerle kişinin daha önceden CMV enfeksiyonu geçirdiği saptanmışsa ve hamilelik sırasında tekrar CMV enfeksiyonu geçirdiği saptanırsa bu enfeksiyonun tekrarlayan enfeksiyon olduğu ve bebeği etkileme riskinin düşük olduğu anlaşılır.

Gebeliğin erken dönemlerinde geçirilen enfeksiyonun bebeği etkileme riski geç dönemde geçirilen enfeksiyona göre daha yüksektir. Hem primer hem rekürren enfeksiyonda bebek başlangıçta etkilenmemiş görünse de %5-10 oranında uzun dönemde etkiler ortaya çıkabilir.

Enfeksiyonun gebeliğin hangi döneminde geçirilmesi bebeğe geçiş oranını ve bebeğin etkilenme riskini nasıl etkiler henüz net olarak bilinmemektedir.

Tanı:
Anne kanında bakılan CMV IgM antikoru pozitif ise hastalık yeni geçiriliyor demektir. CMV IgG antikoru pozitif ise eskiden geçirilmiş demektir. CMV IgM antikoru primer enfeksiyonların %75'inde pozitiftir, rekürren enfeksiyonların %10'unda pozitiftir. O yüzden IgG titresindeki 4 katlık artış yeni geçirilen enfeksiyon tanısını koymakta daha kullanışlıdır. IgM enfeksiyondan sonra çok değişik sürelerde tekrar kaybolur.
Enfeksiyon sırasında virüs çeşitli vücut sıvılarında atıldığı için annenin idrarından virüs izole edilebilir fakat bu yöntem de çok hassas ve kulanışlı değildir.
Fetusta enfeksiyonun tanısı ise fetus kanından, amnion sıvısından, koryon villusundan virüs kültürü ya da PCR ile DNA izolasyonu ile yapılabilir. Ya da fetus kanından IgM antikoru bakılabilir. Bu yöntemlerin de sensitivite ve spesifiteleri kesin olarak bilinmemektedir ve fetusta enfeksiyonun gösterilmesi fetustaki hastalığın şiddeti hakkında bilgi vermemektedir. Bu yöntemlerle enfeksiyon tanısı konulan fetusların ancak dörtte birinde doğumdan sonra problem gelişir, dörtte üçünde problem oluşmaz.
Bu tanı yöntemlerinin dışında detaylı ultrasonografi ile de bebekteki anomalilerin araştırılması faydalı olacaktır.

Gebelik sırasında enfeksiyon geçirilirse ne yapılmalı?
Gebelikte geçirilen primer (ilk) enfeksiyonun tekrarlayan (rekürren) enfeksiyona göre bebeği etkileme riski daha fazla olsa da sonuçta her ikisinde de bebeğin etkilenme riski düşüktür fakat etkilenen bebeklerde ciddi sorunlar söz konusu olabilir. Ayrıca hem primer hem de rekürren enfeksiyonun gerek klinik gerekse labaratuar tanısını koymak zordur. Enfeksiyon çoğunlukla hafif belirtilerle geçirildiği için şikayet ve bulgulara bakarak tanımak zordur.

Gebelik sırasında geçirilen enfeksiyon durumunda aile ve doktor yukarıda söz edilen riskleri tartışarak birlikte gebeliğin devam edip etmemesi konusunda karar vermelidirler.

CMV ile ilgili herhangi bir aşı ya da tedavi yoktur. CMV ile daha önce karşılaşmadığı saptanan kişilerin hijyen vb. kurallara dikkat ederek bu enfeksiyona maruz kalma şanslarını azaltmaya özen göstermeleri gerekir.

CMV enfeksiyonundan korunmak için genel öneriler:
- Küçük çocuklarla temastan sonra eller sabunla yıkanmalı, idrar ve tükrük dahil çocuk sekresyonlarından uzak durulmalıdır.
- Kreş, sınıf gibi yerlerden mümkün olduğunca uzak durulmalıdır.
- Çocuğu kreşe gidiyorsa hijyenik kurallara sıkı uyulmalı, çocuğun sekresyonları ile temas sonrası su ve sabunla temizlik yapılmalı (örneğin bez değiştirme sonrası)
- Çocukları dudak ya da yanaktan öpmekten kaçınılmalıdır.
- Çocukların yiyecek ve içecekleri paylaşılmamalı, kullandıkları çatal, kaşık vb. yıkanmadan kullanılmamalı.
- Kan transfüzyonu CMV (-) kan ile yapılmalıdır.
- Prezervatif kullanılmalıdır.

CMV enfeksiyonunda bulgular:
- Mikrosefali
- İntraserebral kalsifikasyon
- Ventrikülomegali
- Koryoretinit
- İşitme problemleri
- IUGR (CMV en sık IUGR yapan enfeksiyondur.)
- Oligohidramnios
- Hidrops fetalis
- Hiperekojenik barsak
- Kalp bloğu
- Asit
- Plevral Efüzyon
- Renal displazi
- Hepatosplenomegali
- Psikomotor gelilme geriliği
- Mental retardasyon


İlgili Konular:
Gebelikte Rubella (Kızamıkçık) Enfeksiyonu
- Gebelikte Toksoplazma Enfeksiyonu
- Gebelikte Varicella (Su Çiçeği) Enfeksiyonu
Tamamını >>

GEBELİKTE KIZAMIKÇIK (RUBELLA) ENFEKSİYONU

HAMİLELİKTE KIZAMIKÇIK ENFEKSİYONU GEÇİRMEK
Kızamıkçık (Rubella, German measles) ateş ve döküntüler ile seyreden bir virüs enfeksiyonudur. Rubella virüsü togavirüs ailesinden bir RNA virüsüdür. Yüzden başlayıp vücuda yayılan tipik döküntü, hafif ateş, lenf bezlerinde şişme, iştahsızlık, baş ağrısı ve eklem ağrısı gibi belirtileri vardır. Bu şikayetlerin hepsi her zaman olmaz, örneğin %5 oranında döküntüler görülmeden geçirilir.
Kızamıkçık hasta kişinin öksürük ve hapşırması ile havaya yayılan virüsler ile bulaşır.

Hasta olan kişi döküntü orataya çıkmadan 1 hafta öncesi ile döküntüyü takip eden 4 günlük süre içinde bulaştırıcılığa sahiptir. Kızamıkçığın kuluçka süresi 14-21 gün arasında değişir. Enfeksiyonu geçiren kişiler ya da aşı olan kişiler hayat boyu sürecek bağışıklık kazanırlar ve bir daha bu hastalığı geçirmezler. Kanda yapılan Rubella IgG tahlili pozitif ise kişi hastalığa karşı bağışıklık kazanmıştır. Bağışıklık kazanmamış ve aşı olmamış çok az sayıda erişkin hastalığı geçirebilmektedir.

Gebelik düşünen herkese gebelikten önceki kontrolde kızamıkçık yani rubella IgG testi yapılarak bağışık olup olmadığı öğrenilmelidir. Bağışıklık kazanmamış kişilere mutlaka kızamıkçık aşısı yapılmalıdır. Aşıdan sonra 1 ay gebe kalınmaması önerilir fakat bu süre içerisinde gebe kalanlarda bir problem oluştuğu görülmemiştir. Bu yüzden erken gebelik döneminde gebe olduğunu bilmeden kızamıkçık aşısı yapılan kişilerde gebeliğin sonlandırılması önerilmez.

Kızamıkçık aşısı canlı aşıdır, gebelik sırasında yapılamaz. Emzirme döneminde aşı yapılabilir.

Virüsun fetusa geçişi gebeliğin ilk 12 haftasında geçirilen enfeksiyonda %90 oranında olurken, 13-16 haftalar arasında %50'dir, 16. haftadan sonra fetusa geçiş azalır %35'lere iner ancak gebeliğin son 2 ayında tekrar artar hatta 36. haftadan sonra oran %90'lara çıkar.

Gebeliğe etkileri nelerdir?
Gebelikte geçirilen enfeksiyon bebekte çeşitli sakatlıklara (anomalilere) hatta ölüme ya da düşüğe sebep olabilir.
Gebeliğin ilk 12 haftasında geçirilen enfeksiyon en az %50 gibi yüksek bir oranda bebeği etkiler. Bunların bir kısmı düşükle sonuçlanırken bir kısmında anomalilere sebep olur. Bu yüzden özellikle ilk 12 haftada geçirilen enfeksiyonlarda gebeliğin sonlandırılması gerekir. Gebeliğin sonlandırılmasını istemeyenlerde immun globulin verilebilir, immunglobulin annedeki enfeksiyonu hafifletebilir fakat bebeği koruyucu etkisi yoktur.
13-16 haftalar arasında geçirilen enfeksiyonların %50'sinde bebekte işitme problemine rastlanır.
17. gebelik haftası ve sonrasında görülen enfeksiyonun ise fetusa zarar verme riski daha düşüktür.

En sık karşılaşılan anomaliler göz problemleri, işitme kaybı, kalp ve zeka problemleri, menenjit, karaciğer ve dalak büyümesi, öğrenme güçlüğü, anemi, beslenme güçlüğü, düşük doğum ağırlığıdır. Bebekte oluşan problemlere "konjenital rubella sendromu" denir. Konjenital rubella sendromunun klasik triadı katarakt, sağırlık ve kalp anomalileridir.

Bulgular:
- Sensorinöral sağırlık (Ek sık)
- Katarakt, retinopati, konjenital katarakt
- Mikrosefali
- Ventrikülomegali
- İntrakranial kalsifikasyon
- Meningoensefalit
- Kardiyak malformasyonlar
  (En sık PDA, En patognomonik bulgu: Supravalvüler pulmoner stenoz)
- Mental retardasyon
- Pnömoni
- IUGR
- Hepatosplenomegali
- Sarılık
- Hemolitik anemi
- Trombositopeni

Kızamıkçık enfeksiyonu geçirilen gebeliklerin %4-9'unda düşük, %2-3'ünde ölü doğum görülür.

Annede enfeksiyonun tanısı:
Şüpheli gebeliklerde tanı Rubella IgM'in pozitif saptanması veya şikayetlerin başlaması ile 15 gün sonrasında bakılan IgG titresinde 4 kattan fazla artış olması veya gebelik başlangıcında bağışık olmadığı bilinen kişide gebelik sırasında antikorların pozitif saptanması ile konur.

Fetusta enfeksiyonun tanısı:
Fetusta enfeksiyon tanısı fetus kanındaki IgM antikorlarının ya da amnion sıvısında ya da koryon villusunda virüsün gösterilmesi ile konabilir. Bu testler fetusa enfeksiyonun geçtiğini gösterse bile fetusta oluşacak hasarların derecesi hakkında fikir veremez. Ayrıca bu testlerin negatif çıkması da her zaman enfeksiyonun olmadığını garanti edemez.

Gebeliğin sonlandırılması:
Gebeliğin ilk 12 haftasında fetusun yüksek oranda etkilenme riskinden dolayı gebeliğin sonlandırılması önerilir. 13-16 hafta arası dönemde fetusa enfeksiyonun geçtiğini gösteren tanı yöntemlerinden faydalanarak ona göre karar verilebilir. 16. gebelik haftasından sonra fetusun etkilenme riski düşüktür fakat aile riski göze almak istemezse gebelik sonlandırılabilir.


İlgili Konular:
- Gebelikte Toksoplazma Enfeksiyonu
- Gebelikte CMV Enfeksiyonu
Gebelikte Varicella (Su Çiçeği) Enfeksiyonu
Tamamını >>

GEBELİK VE GENİTAL HERPES (UÇUK)

HAMİLELİK VE GENİTAL HERPES (UÇUK)
Herpes Simpleks Virüsü (HSV) dudak uçuğu ve genital bölgede enfeksiyona yol açan bir virüstür. Virüsün daha sıklıkla uçuk oluşumuna neden olan Tip 1 ve daha sıklıkla genital enfeksiyona neden olan Tip 2 olmak üzere iki tipi vardır.

HSV enfeksiyonu kişiler arasında direk temas veya cinsel yolla bulaşır. Hiçbir şikayeti olmayan birisi de virüsü salgılarıyla atıyor olabilir ve temasla bulaşmaya sebep olabilir.

Anneden bebeğe bulaşabilir mi?
Gebelik sırasında annedeki herpes enfeksiyonunu meydana getiren virüslerin plesenta yoluyla bebeğe geçemesi yok denecek kadar az rastlanan bir durumdur. Fakat doğum sırasında bebek doğum kanalından geçerken oradaki lezyonlardan bebeğe direk temas yoluyla geçebilir.
Özellikle annedeki enfeksiyon ilk defa geçirilen bir enfeksiyonsa bebeğe geçme riski daha yüksektir (%40-50), tekrarlayan enfeksiyonlar daha az oranda geçer (%5).

Enfeksiyonun bebeğe geçişini engellemek için genital herpes enfeksiyonu bulunan kişilere sezaryen ile doğum uygulanır.

Doğumdan sonra da anne temizlik ve hijyenine çok dikkat etmeli ve lezyonlarla temas ederek bunları bebeğe bulaştırmaktan kaçınmalı, ellerini sıklıkla yıkamalıdır.

Doğum sırasında herpes enfeksiyonu geçen bebeklerin yarısı ciddi şekilde etkilenir, bunlarda ölüm veya ciddi sekeller görülür. Enfeksiyon geçen bebeklerin diğer yarısında ise nörolojik ve cilt ile ilgili lezyonlar saptanır.
Tamamını >>



UYARI: Sitedeki bilgiler hastalıkların tanı ve tedavisinde kullanılmamalıdır.
Yazıların her hakkı saklıdır, izinsiz kullanılamaz. devamı >>

"Gebelik ve kadın hastalıkları konusunda ayda 1 milyondan fazla ziyaretçi sayısı ile en çok tıklanan, en geniş içerikli site"