Benim tahmnime gore 10 haftalik hamile olmam gerekiyor ama adetim düzensiz oldugu için emin değilim 2 gün önce dr a gittim bebek 6.5 mm 6 haftalık görünüyor dedi ve kalbi atmıyor dedi hemen kürtaj dedi bende belki yanlış hesaplamışızdır diye haftaya kadar beklemek istedim, sizce ne yapmaliyim belki gelişir diye bir umut ve karnımda çok ağrıyor ve de ishal var.
---
Anlattıklarınıza göre bebek karnınızda ölmüş ve o nedenle tahmin eettiğinizden küçük kalmış gibi bir izlenim var ortada. Yani bebek 6 haftalıkken öldüğü için büyüyemememiş o yüzden 10 haftalık görünmüyor, daha küçük görünüyor. Eğer doktorunuz bebeğin kalp bölgesini ve kalp atımı olmadığını net olarak görmüşse ultrasonda ve buna göre kalbi atmıyor demişse bebek kesin ölü demektir, beklemekle de kalp atımı tekrar başlamaz. Ancak ultrasonunuzu yapan ben olmadığım için bebeğin ve kalbinin durumunu görmediğim için net birşey söylemem imkansız. Sizi görmeden buradan yazdıklrım sadece bir tahmin olabilir. Bu nedenle doktorunuzun takibine devam etmenizi öneririm, şikayetleriniz varsa hatta ilk fırsatta tekrar muayene olmanızı öneririm.
Adetim tam 1 ay geçti ve hala olmadım.. Kadın doğum uzmanına gittim geçen hafta çarşamba kanamam vardı diye b-hcg değerim 6,68 çıktı. Perşembe günü yani 2 gün önce tekrar yaptırdım testi ve 48,88 çıktı değer... doktor bana komple düşük bekliyordum neden yükseldiki bu değer dedi ve ilgilenmedi...
Hamilemiyim değilmiyim birşey söylemedi bana yardımcı olurmusunuz lütfen...
2 testin arasında tam 8 gün var...
---
8 gün arayla yaptırdığını iki B-HCG testinin sonucuna bakılırsa şu olasılıkları sayabiliriz:
1- Normal bir gebelik: Bu olasılık çok düşük görünüyor.
2- Tam veya tam olmayan bir düşük: En büyük olasılık
3- Dış gebelik: Az da olsa böyle bir oalsılık da var. Takip sırasında göz önünde bulundurulmalıdır.
Üstte de yazdığım gibi benim belirttikleri sadece bazı olasılıklar ama net olarak hangisidir bilemem bunu ancak sizi muayene ve takip eden doktorlar bilebilir. Hatta çok çok az bir ihtimal de olsa benim belirttiğim 3 olasılık dışında başka bir durum da olabilir.
Yaptırdığınız ikinci testten iki-üç gün sonra tekrar kanda gebelik testi (hcg) yapılmalı ve yükselme-azalma takip edilmeli. Muayene ve ultrason takibi de devam etmeli. Doktorunuzun takibinde olmaya devam etmelisiniz, takibi bırakmamalısınız şu aşamada.
Merhaba ben 6 aylık hamileyim. Gebelikte hafif şiddette kuyruk sokumu kayması rahatsızlığı olması durumunda, anneyi ve bebeği ne gibi olumsuzluklar bekler?
---
Hamilelikte kuyruk sokumu kayması ile tam olarak neyi kastettiğinizi anlayamadım, doktorunuzun belirtiği tıbbi ismini yazsanız daha net anlaşılırdı. Ancak eğer kasttiğiniz kuyruk sokumunda bulunan küçük kemiğin oynaması, kayması, kırılması gibi bir durumsa bu bebeğe veya size zarar vermez. Genellikle normal doğum açısından da problem oluşturmaz bu kemik, ancak yine de ne olduğunu tam bilmeden net bilgi veremem. Normal doğuma engel teşkil eder mi konusunda doktorunuzla görüşünüz.
TÜP BEBEKTE GEBELİK (HAMİLELİK) HAFTASI NASIL, NEYE GÖRE HESAPLANIR?
OTOMATİK HESAPLAYICI:
- Tüp bebek (IVF, ICSI, Mikroenjeksiyon) yöntemi ile hamile kalanlar hesaplayıcıda bulunan listeden embriyo transferini veya blastokist transferini işaretlemeli ve transfer yapılan tarihi yıl, gün, ay olarak girmelidir.
- Normal yolla Gebe kalan hastalar son adet kısmını işaretleyerek son adetin başladığı ilk günün tarihini girmelidir.
Kaç haftalık, kaç aylık gebeyim? Gebelik haftası neye göre hesaplanıyor?
Klasik IVF tüp bebek yöntemiyle veya mikroenjeksiyon (ICSI) yöntemiyle yapılan tüp bebek uygulamalarında gebelik haftası hesaplama pirensibi aynıdır. Her ikisinde de gebeliğin kaç haftalık olduğu hesaplanırken embriyo transfer tarihi temel alınır. Embriyonun transfer edildiği tarihte gebeliğin 2 haftalık olduğu kabul edilir ve üzerine bu güne kadar geçen haftalar sayılarak hamilelik haftası hesaplanır. Normal yolla oluşan gebeliklerde gebelik haftası son adet tarihine göre hesaplanır, bu konu hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. Tüp bebek tedavisinde uygulanan ilaç tedavileri nedeniyle son adet tarihi az da olsa yanılmalara neden olabilir bu nedenle transfer tarihine göre hesaplama yapılır. Aşağıdaki otomatik hesaplayıcıya transfer tarihinizi girerek kaç haftalık gebe olduğunuzu hesaplayabilirsiniz.
Blastokist transferi yapılan hastalar da benzer şekilde transfer tarihini esas alarak hesaplama yapmalıdır. Blastokist transferi 5. günde yapıldığı için ebriyo transferine göre gebelik haftası 2-3 gün daha büyük olacaktır. Aşağıdaki otomatik hesaplayıcı da bu şekilde hesaplamaktadır.
Embriyo transfer tarihine göre gebelik (hamilelik) haftası nasıl hesaplanıyor?
Bazı hastalar transfer yapılan günde gebeliğin neden iki haftalık kabul edildiğini anlamakta zorlanırlar haklı olarak çünkü transfer tarihinde iki hafta önce daha yumurta toplama işlemi bile yapılmamıştır. Bunun açıklaması şu şekildedir: Bütün gebeliklerde hamilelik haftası "son adet tarihine göre hesaplandığı için" burada da transfer tarihinden 2 hafta önce adet başlamış gibi düşünülerek ona göre hesaplama yapılır. Bu şekilde bütün gebelik süresi 40 hafta olacak şekilde takip edilir. Son adet kanamasının başladığı tarih transfer tarihinden 2 hafta önce olmasa bile, burada transfer tarihi esas alınmalıdır, çünkü burada net olarak büyüklüğü bilinen bir embriyo vardır, bu nedenle transfer tarihi yanıltıcı olmaz ancak son adet tarihi yanıltıcı olabilmektedir.
Ultrason ile hesaplanan gebelik haftasının farklı çıkması:
Çoğu zaman gebeliğin ilk aylarında transfer tarihi (normal gebeliklerde son adet tarihi) ile hesaplanan gebelik haftası ultrason ile hesaplanan gebelik haftası ile bire bir aynı olmaz. Arada bir kaç gün veya bir hafta civarında fark olması çoğunlukla bir problemi işaret etmez. Doktorunuz her iki hesaplamaya göre gebeliğin kaç haftalık olduğuna net karar verir. Normal hesaplamalar ile ultrason hesaplaması arasında fark çıkmışsa, ultrasonda bebek daha büyük veya küçük görünüyorsa bu farkın önemli derecede olup olmadığı konusunda doktorunuza danışmalısınız.
Blastokist nedir?
Yumurta ve sperm hücresinin döllenmesinde oluşan zigot (döllenmiş yumurta) bölünerek çoğalmaya ve gelişmeye başlar. Bu normal gebeliklerde de tüp bebek ile oluşan döllenmede de aynı şekilde olur. Yumurta döllenmeden sonra bölünerek 2 hücreli, 4 hücreli, 8 hücreli hücre topluluğu halini alır. İkinci, üçüncü günlerde 4-8 hücreli ve içerisinde boşluk olmayan bir hücre yumağı halindedir. Döllenmeden sonraki 5. güne gelindiğinde içerisinde bir boşluk içeren etrafı hücrelerle çevrili bir hal alır, bu haline blastokist (blastosist) denir. Normal yolla oluşan gebeliklerde blastokist embriyonun rahim duvarına tutunmadan hemen önce aldığı haldir.
Blastokistin etrafını çevreleyen hücrelere trofoblast hücreler denir, içerisindeki hücrelere embriyoblast hücreler denir, iç kısımdaki boşluğa blastosel denir. (Üstteki resimde görünmektedir.) Burada görülen embriyoblasy hücreler ileride bebeği oluşturacak olan hücrelerdir. Trofoblast hücreler ileride plasentayı (bebeğin eşini) oluşturacak hücrelerdir.
5. gün blastokist transferi nasıl yapılır?
5 gün boyunca döllenmiş hücreler izlenir ve içlerinde en iyi büyüme gösteren, en kaliteli olan seçilerek beşinci gün anne rahmine yerleştirilir. Daha eski yıllarda embriyolar 5. güne kadar bekletilemezdi çünkü o zamanlar embriyoların laboratuvarda içerisinde bulunduğu kültür ortamları bu kadar gelişmiş değildi, günümüzde kültür ortamlarının gelişmesi sayesinde beşinci güne kadar embriyolar bekletilebilmektedir.
Blastokistler de embriyolar gibi gerektiğinde dondurulabilmektedir.
Blastokist kalitesi:
Embriyoların hücre bölünme hızları, hücre büyüklükleri arasındaki farklar, hücreler arasındaki artık maddeler, hücre sayısı gibi kriterlere dikkat edilerek en iyi kalitedeki blastokist seçilir.
Blastokist transferinin avantajı:
Blasttokist transferi sayesinde 5. güne kadar izlenen embriyolardan en iyisi seçilmiş olur ve "en iyi tek embriyo" anne rahmine transfer edilmiş olur. Tek embriyonun transfer edilmesi ikiz, üçüz gibi çoğul gebelikleri azaltma açısından çok önemli bir avantaj sağlar. Bu önemli bir avantajdır çünkü çoğul gebeliklerin hamileliğin ilerleyen aylarında çeşitli nedenlerle kaybedilme riski fazladır. Blastokist transferinin diğer bir avantajı da OHSS riski çok yüksek olan hastalarda tercih edilebilmesidir.
Blastokist transferinde genel olarak gebelik şansının daha yüksek olduğu kabul edilir. Bazı araştırmalarsa gebelik şansını arttırmadığını sadece daha az embriyo ile aynı gebelik şansını yakalamayı sağladığını ve bu sayede çoğul gebelik şansını azalttığını söyler.
Blastokist transferi çok sayıda yumurta (folikül) elde edilebilen hastalar için ve tekrarlayan tüp bebek uygulamalarına rağmen gebelik elde edilemeyen hastalar için uygundur.
Hastaların yaklaşık %40'ında embriyolardan hiçbirisi blastokist evresine kadar gelişme gösteremeyebilir, bu blastokist transferinin bir dezavantajıdır.
Blastokist transferi hangi hastalar için uygundur?
- Çoğul gebelik istemeyen hastalar
- Daha önce çok kere kaliteli embriyo transferleri yapılmasına rağmen gebe kalamayan hastalar
Blastokist transferi sonrası gebelik testi:
Gebelik testi embriyo transferinde olduğu gibi transfer gününden 12 gün sonra yapılmalıdır.
Blastokist transferi yaptıranlar ve hamile kalanlar gebelik haftasını nasıl hesaplar:
Hamilelik haftasını hesaplamak için blastokist transferi yapılan tarihten itibaren bu güne kadar haftalar sayılır ve sonuca 2 hafta eklenir.
Blastokist nasıl oluşur - Video izle:
Alttaki videoda tüpte döllenmiş bir yumurtanın bölünerek iki, dört, sekiz hücreli hale geldiği, 3. gün morula denilen hücre yumağı halini aldığı, 5. gün rahim içerisinde blastokist haline geldiği izlenmektedir. Blastokist haline geldikten sonra rahim iç duvarına yapışır ve bebeği oluşturmak üzere gelişmeye devam eder.
Yiğenim 10 yaşında ve regle oldu. erken yaşta adet görmemesi için yapılan bir cerrahi uygulama olduğunu duymuştum doğru mu. İlk adet gördükten sonra bu engellenebilir mi?
---
Yasmin hapını kullanıyorum. Düğünden 3 hafta önce ilk adet günümde başladım. Bu süre içerisinde aralıklarla 2 kere hapı almayı unuttum. Ertesi gün aldım. Birde hergün aynı saatte almıyorum. Hergün aynı saatte almak ne kadar önemli? Almazsam hamile kalır mıyım?
---
Doğum kontrol haplarını her gün aynı saatte (en fazla 1-2 saat fark olabilir) almak çok önemlidir. Her gün aynı saatte alınmazsa gayet rahat gebelik oluşma riski vardır.
Hapları almak unutulduğunda ne yapmak gerekir, aşağıdaki yazıda detaylı olarak anlatılmıştır: http://www.jinekolojivegebelik.com/2011/01/dogum-kontrol-hapi-almayi-icmeyi.html
40 yaşındayım 35 haftalık hamileyim. normal doğum yapabilir miyim. Bu ilk çocuğum olacak. Doktorum hep sezeryan derdi ancak başka şehre gitti. Yeni muayene olduğum doktor ısrarla normal doğum diyor.
---
Doğumun normal veya sezaryen olmasının anne yaşı ile bir ilgisi yoktur. Bir doğumun sezaryen ile olmasına karar vermek için bazı kriterler kullanılır. Bu kriterler annenin doğum yolu müsait mi, bebeğin duruşu, bebeğin eşinin pozisyonu ve başka birçok kriterdir. Aşağıdaki linkte kimler normal doğum yapamaz, kimler için sezaryen gereklidir sorusunun detaylı yanıtı bulunmaktadır: http://www.jinekolojivegebelik.com/2012/02/normal-doguma-engel-sezaryen-gerektiren.html
ASSISTED HATCHING (AHA, AH)
Assisted hatching işlemi embriyonun etrafındaki zarın çeşitli yöntemlerle inceltilmesi işlemidir, amaç ambriyonun rahim iç tabakasına tutunmasını sağlamaktır. Embriyo zarının inceltilmesi (traşlama) işlemi en yaygın olarak lazerle uygulanmaktadır, bunun dışında mekanik veya kimyasal yöntemlerle de yapılabilmektedir.
Embriyonun etrafını saran zona pellusida denir. Bu zar döllenmeden sonra kalınlaşır. Embriyo rahim içerisine geldiğinde bu zardan çıkar ve rahim iç tabakasına (endometrium tabakasına) yapışır. Bu zar tabakasının iki ayrılamadığı durumlarda embriyo içerisinden çıkamaz ve rahim içerisine tutunma (implantasyon) olayı gerçekleşemez.
Özellikle hangi durumlarda zar inceltilmesi yapılır?
- Zona tabakasının (dış zarın) kalın olduğu embriyolara
- Adetin 3. günü bakılan FSH düzeyi 10'dan yüksek olan hastalara (Over rezervi kötü olan hastalar)
- Yavaş bölünen embriyolara
- Anne yaşının ileri olması (35'den büyük)
- Daha önce embriyonun rahim içerisine tutunması (implantasyon) konusunda başarısızlık yaşayan hastalar
- Embriyo biyopsisi yapılacak hastalara
Bazı merkezler bu işlemi uyguladıkları bütün tüp bebek tedavilerinde yapmaktadır.
Hatching işlemi için en sık uygulanan yöntemler:
- Lazer
- Mekanik yöntemler
- Acid Tyrode
- Pronaz
Bazı araştırmalar AHA yöntemi uygulanan gebeliklerde monozigotik (tek yumurta) ikizlerin sıklığının arttığını bildirmiştir.
Video izle:
Alttaki videoda embriyo etrafında bulunan zarın sağ taraftan lazer ile inceltildiği görülmektedir.
TÜP BEBEKTE BAŞARI ORANI VE BAŞARISIZLIĞIN NEDENLERİ
Tüp bebekte başarı nedir?
Tüp bebekte başarı iki şekilde ifade edilebilir aslında. Birincisi gebelik oranı, ikincisi canlı doğum oranı. Bu ikisi aynı oranda olamamaktadır çünkü gebelik elde edilse bile bunların bir kısmı düşük, anne karnında ölme vb. durumlar yüzünden canlı doğumla sonuçlanmamaktadır. Tüp bebek yöntemi ile başarılı bir şekilde gebelik elde edilse bile bu gebeliklerin yaklaşık %15-20'si düşük ile sonuçlanmaktadır. (Normal yolla oluşan gebeliklerde de düşük oranı benzerdir.) Tüp bebek merkezleri genellikle başarı oranlarını ifade ederken gebelik oranını söylerler.
Tüp bebekte başarı oranı yüzde kaçtır?
Başarı oranı hastaların yaşı, tüp bebek yapılmasını gerektiren neden, yumurtalık kapasitesi gibi birçok faktöre göre değişir yani her hastada başarı oranı aynı değildir. Aşağıda kadını yaşına göre belirtilen başarı oranları ortalama değerlerdir, her merkezde farklıdır.
(Aşağıdaki oranlar: Society for Reproductive Medicine (SART) , 2009)
- 35 yaş altında: Gebelik oranı %47 -- Canlı doğum oranı: %41
- 35-37 yaş arasında: Gebelik oranı %39 -- Canlı doğum oranı: %31
- 38-40 yaş arasında: Gebelik oranı %30 -- Canlı doğum oranı: %22
- 41-42 yaş arasında: Gebelik oranı %20 -- Canlı doğum oranı: %12
- 42 yaşından sonra gebelik şansı çok azalmaktadır, özellikle 45 yaştan sonra çok nadirdir.
Tüp bebekte başarıyı arttıran ve azaltan faktörler, başarısızlık nedenleri:
- Başarını etkileyen en önemli faktör kadının yaşıdır. Yaş arttıkça başarı şansı düşer.
- Sigara: Hem gebelik şansı azalır, hem de düşük olma riski artar.
- Aşırı kilo (obezite) başarıyı azaltır.
- Tüplerde sıvı birikmiş olması (Hidrosalpeks) başarıyı düşürür.
- Daha önce başarılı gebelik veya doğum olması başarı şansını arttıran bir faktördür.
- Sperm kalitesinin kötü olması başarı şansını düşürür.
Tekrarlayan tüp bebek başarısızlığı nedenleri nelerdir?
3 veya daha fazla kere tüp bebek uygulanmasına rağmen gebelik elde edilememesi durumunda aşağıdaki faktörler etken olabilir, bunların değerlendirilmesi gerekir:
- Anne ve babada genetik, kromozomal anormallikler
- Annede pıhtılaşma bozuklukları (trombofili)
- Tüp bebekte uygun protokollerde ilaçlar kullanılmaması
- Rahim içerisinde myom, polip, adezyon (yapışıklık) gibi embriyonun tutunmasını engelleyen oluşumlar
- Annede immunolojik bozukluklar
- Tüplerin içerisinde sıvı birikmesi (Hidrosalpenks)
Tüp bebekte dış gebelik belirtileri nedir? Nasıl anlaşılır?:
Tüp bebek uygulamalarında embriyo transferinden 12 gün sonra gebelik testi yapılır. Gebelik testi yapıldığı günlerde ultrasonda gebelik görülemez, bu normaldir çünkü gebelik henüz çok küçüktür. Bu nedenle gebelik testi yapıldıktan ortalama iki hafta sonra hasta ultrason kontrolüne çağrılır, bu kontrolde gebelik kesesinin izlenebilmesi gerekir. Transferden iki hafta sonra yapılan ultrason kontrolünde gebelik kesesinin izlenememesi dış gebelik açısından en önemli uyarandır. Bu durumda kanda gebelik testi (B-HCG) değerleri takibe devam edilir, buna göre dış gebelik olduğu kesinleşirse uygun tedavi verilir. Dış gebelik tedavi yöntemleri hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Dış gebelikte en sık görülen belirti kasık ağrısıdır ancak tüp bebek uygulamalarında sıklıkla belirtiler başlamadan gebelik testi ve ultrason ile tanı konur. Belirtiler daha sonra başlar genellikle. Diğer dış gebelik belirtileri hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Tüp bebek sonrası dış gebelik ihtimali ne kadardır?
Normalde genel toplumda dış gebelik sıklığı yüz gebelikten ortalama biri veya ikisi dış gebelik olacak kadardır. Tüp bebek uygulamalarında bu oran biraz daha artmaktadır. Tüp bebek tedavisi ile elde edilen gebeliklerin yaklaşık yüzde ikisi dış gebeliktir. Tüp bebek uygulanan tüm hastalar düşüldüğünde dış gebelik meydana gelmesi ihtimali yüzde birin altına düşer çünkü her uygulamada gebelik oluşmamaktadır.
Artış olmasının sebebi muhtemelen tüp bebeğe başvuran hastaların önemli bir bölümünde tüplerin hasarlı olması ve bu nedenle gebeliğin tüpe yerleşmesidir.
Tüp bebek sonrası dış gebelik geçirenler nasıl tedavi edilir?
Bazı durumlarda sadece izlemek yeterlidir, dış gebelik kendi kendisine kaybolabilir. Bazı durumlarda ise ilaç tedavisi veya ameliyat gerekebilmektedir. Ameliyat genellikle laparoskopik uygulanır. Tüp bebek sonrası oluşan dış gebeliklerin tedavisi normalde oluşan dış gebeliklerle aynıdır, tedavi hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Dış gebelik geçirenlere tekrar tüp bebek yapılabilir mi?
Bir kaç aylık iyileşme sürecinden sonra tekrar tüp bebek denemeleri yapılabilir. Geçirilen dış gebelik ameliyatı veya ameliyatta tüpün alınması alınması tüp bebek ile gebelik oluşma şansını azaltmaz. Tüp bebek işleminde hastanın tüplerinin (yumurtalık kanalları) olmaması bir zarar getirmez.
Kimlerde tüp bebek sonrası dış gebelik oluşma ihtimali daha fazladır?
- Tüplerinin tıkalı olması nedeniyle tüp bebek uygulanan hastalarda risk daha fazladır (%3-4).
- Daha önce pelcik enfeksiyon (PID) geçiren hastalar
- Daha önce dış gebelik geçirmiş olan hastalar
Heterotopik gebelik (Aynı anda normal gebelik ve dış gebeliğin birlikte olması):
Aynı anda hem rahimin içerisinde normal bir gebelik olması hem de rahim dışarısında bir dış gebelk olması normal toplumda çok nadir, 20 bin - 30 bin gebelikte bir görülen bir durumdur. Ancak tüp bebek uygulamaları sonrası bu oran yüzde bire kadar yükselebilmektedir. Özellikle çok sayıda embriyo transferi yapılan hastalarda bu risk daha fazladır. Heterotopik gebelik hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Tüp bebek tedavisi sonrasında hamilelik belirtileri ne zaman başlar? Transferden 12 gün sonra kanda B-HCG değerine göre (kanda gebelik testi) hamilelik var mı yok mu anlaşılır. Gebelik testi yapılana kadar herhangi bir hamilelik belirtisi olmaz çünkü gebelik ile ilgili hormonlar henüz anne kanına geçmemiştir. Hamilelik belirtileri en erken gebelik testi yapıldıktan sonraki hafta başlar yani transfer tarihinden 15-20 gün sonra başlar. Bu nedenle aileye hamileliğin ilk haberini veren belirtiler değil gebelik testidir.
Tüp bebekte hamilelik belirtileri nelerdir?
Normal yollaoluşan gebeliklerden farklı değildir. Bulantı ve bazen buna eşlik eden kusma, halsizlik, göğüslerde hassasiyet ve dolgunluk ilk belirtilerdir genellikle. Bazı yiyeceklerden tiksinme, aşerme daha sonraki haftalarda meydana gelir genellikle.
Hiçbir hamilelik belirtisi olmayanlar:
Her anne adayında hamilelik belirtisi olmayabilir, bu endişe veya tüp bebeğin tutmadığına dair korku yaratmamalıdır. Normal kendiliğinden meydana gelen gebeliklerde de her zaman gebelik belirtileri olmaz veya geç haftalarda başlayabilir. Testte gebelik görünmesine rağmen hiçbir belirti olmaması gebeliğin sağlıksız olduğunu veya düşük olacağını göstermez, bu tamamen anne adayının fizyolojik yapısı ile ilgili bir durumdur?
İkiz-üçüz gebeliklerde belirtiler:
Çoğul hamileliklerde belirtiler aynı tekiz gebeliklerde olduğu gibidir. Ancak burda bulantı ve kusma şikayeti daha fazla olur genellikle, bunun dışındaki belirtilerde bir fark olmaz ilk aylarda.
Ben 2 yıllık evliyim, eşim 3 düşük yaptı ilki 4 ayın sonu, ikincisi 5 haftalık, üçüncüsü ise 3 aylık karnında ölmüş ve biz bebeği genetik araştırmaya gönderdik ve sonuç patau sendromu bizde eşimle birlikte genetik araştırma için kan verdik sonuçları bekliyoruz. Sperm testi yaptırdım ilki 12 milyon ikincisi 30 milyon çıktı eşime rahim filmi çektirdik gayet güzel dediler. Genetik sonuçlardan sonra ürolog aşılama verebiliriz dedi ama eşimin filmleri ve sonuçları inceleyen doktor önce normal gebelik dedi ve eşimde son hamileliğinde kan pıhtılaşmasından dolayı iğne kullandık ne yapmamız gerekir yardımcı olursanız sevinirim.
---
Eşiniz 3 kere düşük yaşadığı için tekrarlayan gebelik kaybı var. Bu konu hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. Tekrarlayan gebelik kayıplarında sebep araştırılmalıdır. Bunun için annede pıhtılaşma bozukluğu var mı diye tahliller yapılmalıdır. Rahim filmi (HSG) çekilmelidir. Bu tekrarlayan düşüklerin erkeğin spermleri ile ilgisi yoktur. Genetik sonuçlarının da değerlendirilmesi gerekir.
Genellikle bu tür durumlarda yaptığınız gibi kan sulandırıcı ilaçlar ile tekrar gebelik denenir. Ancak rahim filminde rahimle ilgili bir anormallik vb. çıkarsa onun da tedavisi gerekir.
30 milyon sperm sayısı gebelik oluşması için yeterli.
Ben 23 yasinda ve 1 senelik evliyim. Azerbaycanda oturuyorum.. Adet gecikmesi sikintisiyla Istanbulda bi hastaneye gittim. Yumurtalıkların yavaş çalışmasından dolayı küçük kistler oluşmuş ama ciddi bir problem yok kendiliginden kececek dediler ve Tarlusal diye bir ilac verdiler tedavi icin.. Bunu kullanin ilac bitince adet olacaksiniz, 5 ci gununde de klomen diye bir ilaca baslamam soylendi..Ama ilac bittikten sonra normal olmayan cok zayif bi adet gecirdim. Adet olup olmadiginda bile karasiz kaldim. Koyu kahverengi lekeler halinde akinti oldu. Klomene basladim ama dun baska bir hastaneye yumurta testi icin gittigimde bu ilacin bana etki etmeyecegini soylediler…Bakude yasadigim icin Istanbuldaki doktorumla da irtibata gecemiyorum..Sizce bu ilaca tekrar mi devam etmeliyim?
---
Bu tür sorulara buradan cevap verebilmem ve yorum yapabilmem imkansız. Sizi muayene eden bir doktor bilebilir ancak ilacı kullanıp kullanmamanız gerektiğini.
Merhaba. Ben 7 haftalık hamileyim. 10 gün önce parlak kırmızı renkli akıntım oldu. çok az geldi, ama 5-6 saat devam etti. Doktor düşük tehlikesi var dedi. Sonra da bebeğin ölü olduğunu düşündü ve 10 gün sonra tekrar gel, o zamana kadar kendiliğinden düşmezse, kürtaj yaparız dedi. Hiç bir tahlil yapmadı. Ultrasonla baktı sadece. 3 gün önce ise koyu kahverengi akıntım oldu. Ağrı veya sancı hissetmedim. Akıntı sadece sabah oldu. Bugün karnımda ara ara sancılar hiss ettim. Bebek ölmüş olabilir mi? Eger ölmüşse ben bunu nasıl anlarım? Bu akıntıların nedeni ne ola bilir? Ve bu akıntılara rağmen bebek sağlıklı doğa bilir mi? Bide midem bulantılarım yok denecek kadar az ve adeta akşamları oluyor. Normalmidir?
---
Kanama ve akıntılar bebeğin öldüğünün belirtisi olabilir ama canlı bebeklerde de bu tür kanamalar olabilir o nedenle ultrason muayenesine girmeden emin olamazsınız durumdan. Bir an önce muayene olmanızı tavsiye ederim.
Bu tür kanamalar eğer bebek ölmezse ve gebelik devam ederse bebekte sakatlık, özür vb. oluşmazsına neden olmaz. Eğer bebek bir annein karnında ölürse bunu ilk aylarda anlayamaz. 5 aydan büyük gebeliklerde bebek hareket etmediği için anlaşılabilir ancak ilk aylarda annenin anlaması imkansız.
Her tür kısırlık durumunda tüp bebek (IVF veya ICSI) uygulaması yapılamaz. Bazı kriterler varlığında IVF veya ICSI şeklinde tüp bebek uygulamaları yapılabilir. Bunlar:
- Tüplerin tıkalı (kapalı) olduğu durumlarda veya ameliyatla tüpleri alınanlarda
- Açıklanamayan infertilite varlığında (Hiçbir neden bulunamayan kısırlık)
- Erkekte sperm sayı ve fonksiyonlarının bozuk olması: Azoospermi, oligospermi,
- Diğer yöntemlerle gebe kalamayan endometriozis hastaları
- Diğer yöntemlerle gebe kalamayn yumurtlama problemi olan hastalar (Polikistik over sendromu)
- Servikal faktör
- İmmünolojik infertilite
- Diğer yöntemlerler (yumurtlama tedavileri ve aşılama) gebelik elde edilemeyenler
ICSI yöntemi ile tüp bebek tedavisi hangi durumlarda yapılır?
(ICSI ve IFV yöntemleri arasındaki fark hakkıda bilgi için burayı tıklayınız.)
- Şiddetli oligo-astheno-teratozoospermi (Ciddi sperm sayı ve hareket bozuklukları): Bu durumlarda erkek mastürbasyon ile yeterince sperm veremez. Spermler mikro TESE yöntemi ile alınır.
- Daha önce IVF (klasik tüp bebek) yöntemi ile gebelik elde edilememesi
- Antisperm antikor varlığı
- Ejakulatuvar disfonksiyonlar (retrograd ejakülasyon): Bu durumlarda erkek mastürbasyon ile yeterince sperm veremez. Spermler mikro TESE yöntemi ile alınır.
- Bilateral vas deferenslerin (sperm kanalları) doğultan yokluğu
- Bilateral ejakulatuvar duktus obstrüksiyonu
- Başarısız vazovazostomi ve vazoepididimostomi sonrası
- Fibroz nedeniyle epididimal sperm toplanamaması
- Globozoospermi (Yuvarlak başlı spermler): ICSI’de bile başarı şansı oldukça düşüktür.
- İmmotil silia sendromu
Daha önce ameliyatla tüpleri (yumurta kanalları) alınanlara tüp bebek yapılabilir mi?
Herhangi bir ameliyat nedeniyle bir veya iki tüpü alınan hastalara tüp bebek uygulanabilir. Tüp bebek işleminin kadının tüpleri yani yumurta kanalları ile bir ilgisi olmadığı için tüpleri olan ve olmayan hastalarda tüp bebek ile gebelik başarısı aynıdır. (Tek tüpü olan hastalar normal yolla da gebe kalabilmektedir.)
Daha önce ameliyatla yumurtalıkları alınanlara tüp bebek yapılabilir mi?
Bir kadının ameliyatla her iki yumurtalığı alınmışsa tüp bebek uygulanamaz çünkü yumurta elde edilemez ve hormon düzeyleri yetersizdir. Sağ veya sol tek bir yumurtalığı alınan bir kadının eğer hormon rezervleri iyi ise tüp bebek yapılabilir. (Tek yumurtalığı olan hastalar normal yolla da gebe kalabilmektedir.)
Daha önce ameliyatla rahmi alınanlara tüp bebek yapılabilir mi?
Hayır, yapılamaz. Tüp bebek uygulanamsında da normal hamileliklerde olduğu gibi bebek anne rahmi içerisinde gelişmektedir.
EMBRİYOLARIN RAHİM İÇERİSİNE YERLEŞTİRİLMESİ
Tüp bebek uygulamasında döllenme (fertilizasyon) elde edildikten sonra belirlenen sayıda embriyo anne rahmi içerisine yerleştirilir, buna embriyo transferi denir. Transfer işleminden 12 gün sonra yapılacak gebelik testi (hamilelik testi) ile gebelik olup olmadığı kontrol edilir.
Embriyo transferi ne zaman yapılır?
Döllenme işleminden 2-5 gün sonra, genellikle 3 gün sonra yapılır. Bu aşamada embriyo genellikle 4-8 hücreli formdadır.
5. veya 6. gün embriyo içi boşluklu bir şekil alır, bu haline blastokist adı verilir. Bazı nadir durumlarda bu günlerde de transfer yapılabilir, buna blastokist transferi denir. Blastokist transferi ayrı bir yazıda detaylı olarak anlatılmıştır.
Embriyo transfer işlemi ne kadar sürer?
Embriyo transferi 5-10 dakika kadar süren kısa bir işlemdir. Ağrı ve rahatsızlık yaratmadığı için işlem sırasında anestezi uygulanmaz. Bu nedenle işlemden bitince bir iki saat istirahat ettikten sonra hastaneden ayrılabilirsiniz.
Embriyo transferi nasıl yapılır?
Jinekolojik muayene masasında aynı muayene pozisyonunda olduğu gibi hasta hazırlandıktan sonra muayene aleti (spekulum) yerleştirilir. Rahim ağzı özel sıvılarla temizlenir. Daha sonra embriyolog tarafından laboratuvardan getirilen embriyolar ince bir kateter yardımıyla rahim içerisine yerleştirilir. Kaç tane embriyo transfer edileceği bazı kriterlere göre belirlenir. Gereğinden fazla embriyo transferi çoğul (ikiz, üçüz) gebelik riskini arttırdığı için sakıncalı olabilir. Yaşı genç olan ve kaliteli embriyoları olan hastalarda daha az sayıda embriyo transferi planlanırken, yaşı ileri olan ve embriyo kaliteleri zayıf olan hastalarda daha çok sayıda embriyo transferi planlanır. (Bkz: Kaç tane embriyo transfer edilebilir?)
Transfer edilecek embriyoların dış kısmındaki zona tabakası kalın ise lazer ile zonaya inceltme işlem (AHA) uygulanabilir ve daha sonra transfer gerçekleştirilir.
Embriyo dondurma ve dondurulmuş embriyo transferi:
Elde edilen kaliteli embriyolardan rahime transfer edilenlerin dışında fazla kalanlar dondurulabilir ve daha sonraki tüp bebek tedavilerinde kullanılabilirler. Bu sayede tekrar tüp bebek uygulaması gerekirse yumurta oluşturma ve yumurta toplama aşamalarının uygulanmasına gerek kalmadan direkt embriyo transferi yapılabilir. Embriyo dondurma hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Embriyo transferi sonrası kullanılacak ilaçlar:
Genellikle progesteron ilaçları reçete edilir ve nasıl kullanılacağı tarif edilir. Bu ilaçlar tablet, vajinal jel, enjeksiyon şeklinde olabilir. Crinone jel, progestan kapsül gibi... Bunların dışında vitamin veya başka ilaçlar reçete edilmişse dikkatli şekilde kullanılmalıdır. Progestan kapsül ağızdan veya vaginal yoldan kullanılır., crinone jel vaginal yoldan kullanılır, progynex ampül kas içerisine enjeksiyon şeklinde uygulanır.
Embriyo transferinden sonra gebelik testi (hamilelik testi) ne zaman, kaçıncı gün yapılır?
Embriyo transferinden sonra 12. gün gebelik testi yapılması gerekir. Tüp bebekte gebelik testi yapılması hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilrisiniz. Kanda gebelik testi (B-HCG değeri) hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilrisiniz. Kullanılan ilaçlar adet gecikmesine neden olabilir, bu nedenle adet gecikmesi her zaman gebelik olduğu anlamına gelemez.
Ultrason ne zaman yapılır?
Gebelik testinde gebelik saptandığında henüz ultrasonda görülemeyecek kadar küçüktür. Gebelik testinden 10-14 gün sonra (transferden 3 hafta sonra) yapılacak ultrasonda gebelik kesesi ve tekiz,ikiz, üçüz olduğu görülebilir. Bazen gebelik başta ikiz veya üçüz olduğu halde bir kaç hafta sonra gebelik keselerinden birisi kaybolabilir ve bebek sayısı azalabilir.
Embriyo transferi sonrası kanama, akıntı, ağrı:
Çoka z miktarda lekelenme veya kanama olabilir, genellikle aynı gün kendiliğinden kesilir. Fazla miktarda kanama olması durumunda doktorunuza bildirmelisiniz. çok hafif kasık veya bel ağrısı olabilir, ağrı kesici mecbur kalmadıkça ve doktorunuza danışmadan kullanmamalısınız. Ağrılar bir iki günde tamamen geçecektir.
Embriyo transferi sonrası cinsel ilişki:
Cinsel ilişki doktorunuz izin verinceye kadar yasaktır. Transferden 12 gün sonra yapılan gebelik testinde gebelik saptanmazsa cinsel ilişki serbesttir. Gebelik saptanırsa doktorunuz izin verinceye kadar ilişki yasağı devam eder. Gebeliğin büyümesinde bir problem saptanmaz ise doktorunuz genellikle gebelik 2-3 aylık olduğundan cinsel ilişki yasağını kaldıracaktır, doktorunuz izin vermeden ilişkide bulunmamanız gerekir.
Embriyo transferi yaptıranlar ve hamile kalanlar gebelik haftasını nasıl hesaplar:
Hamilelik haftasını hesaplamak için embriyo transferi yapılan tarihten itibaren bu güne kadar haftalar sayılır ve sonuca 2 hafta eklenir. Otomatik hesaplayıcıya buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Embriyo transferinden sonra yapılması ve dikkat edilmesi gerekenler:
- Egzersiz ve spor yapılmamalıdır.
- Çok fazla yürümekten kaçınmalıdır.
- Bol bol yatak istirahati yapılmalıdır ancak sürekli yatacak kadar hareketsizleşmeye gerek yoktur. Yemek, tuvalet, banyo vb. ufak tefek işler için kalkabilir, dolaşabilirsiniz.
- Transfer işleminden sonraki 2-3 gün duş, banyo yapmamalısınız, daha sonra serbesttir.
- Doktorunuzun bilgisi olmadan herhangi bir ilaç kullanmamalısınız.
- Şehirler arası otomobil yolculuğu transferden 2-3 gün sonra serbesttir. İlk 2-3 gün yatak istirahati ile geçmesi daha uygundur. Kısa süreli araba yolculuğu yapılabilir.
- Uçak yolculuğunda bir sakınca yoktur. Transfer yapılan gün yolculuk yapılmamalı, dinlenilmesi gerekir.
YUMURTA VE SPERMİN BİRLEŞMESİ (FERTİLİZASYON)
Yumurta toplama (OPU) işlemi ile toplanan yumurtalardan olgun olanlar seçilir ve inkübatörde uygun ısıda 2-4 saat kadar bekletilir, daha sonra döllenme işlemi uygulanır. Bu esnada erkek mastürbasyon yöntemi ile sperm verir. Sperm veremeyen veya azoospermi olan erkeklerdden mikro TESE yöntemi ile sperm alınır. Sıradaki aşama toplananan yumurta ve spermlerin döllenmesidir. Döllenme sonrası embriyo oluşur, embriyo daha sonra rahim içerisinde gelişerek bebeği meydana getirecektir.
Döllenme diğer adı ile fertilizasyon işlemi iki şekilde yapılabilir: IVF (in-vitro fertilizasyon): Bu yöntemde erkeğin verdiği meniden hazırlanan binlerce sperm yumurta hücresinin yanına bırakılır ve spermlerden birisi yumurtayı kendiliğinden döller. Buna klasik tüp bebek yöntemi denir. Bu işlemde her bir yumurta hücresi başına 50 bin-100 bin sperm verilir. ICSI (Mikroenjeksiyon): Bu yöntemde ise sadece tek bir sperm mikroskopik yöntemlerle bir yumurtanın içerisine verilir ve döllenme sağlanır. Günümüzde ICSI yönemi daha yaygın uygulanmaktadır, döllenme şansı daha yüksektir.
Mikroenjeksiyon işlemi için uygun olan yumurta hücreleri metafaz -II aşamasındaki hücrelerdir. Metafaz-I yumurta hücreleri tam olgun olmadığı için döllenme amacıyla kullanamaz ancak bazıları gün içerisinde metafaz-2 aşamasına geçebilir, bu durumda döllenme için kullanılabilirler.
Mikroenjeksiyon (ICSI) hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Hangi hastalarda ICSI (mikroenjeksiyon) yöntemi tercih edilir:
- Sperm sayısı çok az, azoospermi, mikro TESE ile sperm elde edilen hastalar
- Daha önce klasik IVF yöntemi ile başarısız olan hastalar
- Preimplantasyon genetik tanı (PGD) uygulanacak hastalar
- Nedeni açıklanamamış infertilite
Döllenme işlemi sonrası döllenmiş yumurtalar kültür ortamına konur ve çoğalması beklenir. Döllenme işleminden 18 saat sonra hücre kontrol edilir, döllenme olmamışsa tek çekirdek izlenir, döllenme olan hücede çekirdek sayısı ikiye çıkmış olarak izlenir.
Belli bir süre sonra döllenmiş yumurtalardan oluşan embriyolar anne rahminin içerisine konulur. Buna transfer işlemi denir. Transfer işlemi öncesinde rahim içerisine kaç embriyo konulacağına karar verilir.
Döllenme olmaması:
Yumurtaların hepsinin her uygulamada döllenmesi beklenmez. ICSI uygulamasında döllenme oranı daha yüksektir (%80). Bazı hastalarda toplanan bütün yumurtalar döllenir, bazı hastalarda yumurtaların bir kısmı döllenir, çok nadiren hiçbir yumurtanın döllenmediği olabilir. Yumurtanın döllenmiş olması da yetmez, döllenmiş yumurtanın 2-4-8 hücreli oalcak şekilde bölünerek çoğalması gerekir. Bu bölünme safhası bazı yumurtalarda gerçekleşmeyebilir.
Embriyo dondurma işlemi:
Döllenme sonucu elde edilen kaliteli embriyolardan fazla kalanlar dondurulabilir ve daha sonraki tüp bebek tedavilerinde kullanılabilirler. Bu sayede tekrar tüp bebek uygulaması gerekirse yumurta oluşturma, yumurta toplama ve döllenme aşamalarının uygulanmasına gerek kalmadan direkt embriyo transferi yapılabilir. Embriyo dondurma hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Tüp bebekte döllenme nasıl gerçekleşir videosu izle:
Videoda önce klasik (IVF) ile döllenme yöntemi, sonra ICSI ile döllenme yöntemi ve aralarındaki farklar anlatılmaktadır.
Tüp bebek uygulamasında yeterli ve istenen büyüklükte yumurtalar oluşturulmuşsa sırada bu yumurtaların toplanma işlemi vardır.
Yumurta toplama işlemi ne zaman, adetin kaçıncı günü yapılır?
Tüp bebekte yumurtalar oluşturulduktan sonra yumurtaları olgunlaştırmak amacıyla çatlatma iğnesi (HCG iğnesi, pregnyl, ovitrelle) yapılır. Bu iğne yapıldıktan 32-36 saat sonra yumurta toplama işlemi yapılır. Dolayısıyla yumurta toplama (opu) işlemi adet gününe göre yapılmaz.
Yumurta toplama işleminin yapılacağı gün yumurtaların (foliküllerin) kaç günde gelişeceğine bağlıdır. Yumurtalar ortalama 12-15 günde geliştiği için ve yumurta geliştirme tedavisi adetin genelde 3. günü başladığını için yumurta toplama işlemi de adetin 15-20. günleri arasına denk gelir genellikle.
Yumurta toplama işlemi nasıl yapılır?
Jinekolojik muayene masasında vajinal ultrasonografi yapar gibi yapılır işlem. Yalnız vajinal ultrason probunun ucunda klavuz görevi gören ve yumurta toplamakta kullanılan ince bir aparat ve iğne vardır. İşlem öncesi hasta steril olarak hazırlanır, vajen temizlenir. İğne yardımıyla yumurtaların içinde bulunduğu folikül denen keselere girilerek içerisinden yumurtalar emilerek (vakumla aspirasyon) alınır. Emilerek alınan sıvı laboratuvarda incelenerek içerisinde yumurta var mı bakılır. Eğer yumurta yoksa folikülün içerisi özel bir sıvı ile yıkanarak tekrar yumurta alınmaya çalışılır. Toplanan yumurtalar kültür sıvısı içerisinde inkübatör denilen cihaz içerisinde uygun ısı ve karbondioksit oranı sağlanarak saklanır. ICSI (mikroenjeksiyon) işlemine kadar yumurtalar yaklaşık 2-4 saat inkübatörde saklanır.
Yumurtaların içerisinde bulunduğu keseciklere folikül denir. Bunlar ultrasodan görülen yuvarlak siyah keselerdir. Her folikülün içerisinden yumurta (oosit) çıkmayabilir, yaklaşık olarak %80'inde yumurta bulunur. Bu nedenle yumurta toplama işleminde toplanan yumurta sayısı ultrasonda görülen folkül sayısından az olabilir.
Yumurta toplama işlemi ne kadar sürer?
İşlem ortalama yarım saat kadar sürer. İşlemden sonra 1-2 saat dinlenmeniz gerekir, daha sonra tüp bebek merkezinden doktorunuz tarafından bir sakınca bulunmazsa ayrılabilirsiniz.
Genel anestezi (uyutma) mı? Lokal anestezi (lokal uyuşturma) mı uygulanır?
Bazı merkezlerde lokal anestezi ile yapılırken çoğu merkezde hafif genel anestezi ile hasta uyutulur. Bu hastanın isteğine göre de değişebilir. Genel anestezi ile yapıldığında hasta hiçbirşey hissetmez, lokal anestezi ile uygulamalarda bazen çok hafif derecede rahatsızlık duyabilir. Ancak genel olarak ağrılı ve rahatsız bir işlem değildir. İşlem sırasında genel anestezi uygulanma ihtimaline karşı hastaneye gelmeden önce 6 saat hiçbir şey yememeniz, içmemeniz uygun olabilir, bu konuda size bilgi verilecektir.
Ağrı, kanama veya başka bir şikayet olur mu?
İşlem sonrasında hafif ağrı olabilir ve size önerilen uygun ağrı kesici ile (genellikle parasetamol) rahatlar. Çok hafif derecede vajinal kanama olabilir ve kendiliğinden aynı gün içerisinde kesilir genellikle. Nadiren fazla kanama olursa doktor tarafından uygulanan tampon ile kısa sürede durur. Kendiniz kanama için ped kullanmalısınız, tampon kullanmamalısınız.
Yumurta toplama işleminin komplikasyonları (riskleri):
Çok nadir olarak komplikasyon gelişebilir. Bunlar yumurtalıkta kanama olması, vajende kanama olması, pelvik enfeksiyon gibi komplikasyonlardır.
Spermin hazırlanması:
Yumurta toplanan gün erkek sperm verir. Sperm laboratuvarda hazırlanır, yıkama işemi uygulanır. Sperm verremeyen veya çok az canlı spermi olan erkeklerde TESE yöntemi ile sperm alınır.
Alınan spermler ve toplanan yumurtalar ile döllenme (fertilizasyon) aşamasına geçilir. Döllenme işlemi sonraki basamakta detaylı olarak anlatılmıştır.