SEZARYEN DOĞUM (AMELİYATI) VİDEOLARI, GÖRÜNTÜLERİ İZLEMEK...

SEZERYAN VE DİĞER AMELİYATLARA AİT GÖRÜNTÜLERİ VİDEOLARI İZLEMEK ZARARLI MI? FAYDALI MI?

Sezaryan ameliyatı (sezaryen doğum) görüntüleri izlemek günümüzde internette youtube benzeri sitelerin yaygınlaşmasıyla mümkün hale gelmiştir. Ancak bu tür görüntülerin hastaya ve eşine, yakınlarına fayda mı zarar mı getireceği tartışmalı bir konudur. Aynı durum sadece sezaryen için değil bütün ameliyatlar için geçerlidir.

Bir hasta olacağı ameliyat ile ilgili genel bilgileri ve ameliyatın aşamalarını, vücudunun hangi bölgesinin kesilerek yapılacağını, kaç santimetre kesi olacağını, iz kalıp kalmayacağını, ameliyatın ne kadar süreceğini ve benzeri birçok konuyu doktorundan sorarak rahatlıkla öğrenebilir. Bunun dışında ameliyatın aşamalarını izlemek, nasıl yapıldığını görmek, o esnadaki kanamaları ve kesme, dikiş atma işlemlerini görmek hastaya birşey kazandırmaz hatta belki kaygı ve endişe yaratır. Çünkü ameliyat bir doktorun bile defalarca izleyerek alıştığı bir olaydır, bu konuda profesyonel olmayan bir insanın bir veya bir kaç defa izlemesi ile şaşırmaması, etkilenmemesi (kötü anlamda) mümkün değildir. Ameliyat esnasında aslında sıradan ve olağan olan bir olay hastaya çok olağanüstü ve korkunç gibi görünebilir. Bu nedenlerle bir hastanın geçireceği ameliyatı sadece doktorundan dinlemesi  yeterlidir, izlemesine gerek yoktur, bundan fayda yerine zarar görme ihtimali vardır. Ameliyatının özelliklerini doktorunun tarifiyle dinleyen ve anlayan bir hasta ameliyata en huzurlu, en sakin şekilde girecektir. Oysa bu tür videoları, görüntüleri merak eden izleyen hasta ister istemez kafasında son derece gereksiz bir sürü soru işaretiyle ameliyat gününü bekleyecektir. Bu soru işaretlerinin bir çoğu hastanın sandığı gibi önemli konular değildir ancak hasta konu hakkındaki yetersiz bilgisinden dolayı bunları çok önemli sanabilir ve gereksiz endişe, kaygı, korku hislerine kapılabilir. Bunun tam tersi ise maalesef doğru değildir. Yani hiçbir zaman bir hasta ameliyat görüntülerini izleyerek "ameliyat hakkında artık daha detaylı bilgim oldu, böylece kafamdaki soru işaretleri gitti, şimdi daha rahat ve huzurlu ameliyata girebilirim" diyemez. Bunları ancak doktorunun tariflerini dinleyen bir hasta söyleyebilir, böylelikle gerekli bilgileri öğrenmenin verdiği rahatlıkla ve  doktoruna güven hissiyle ameliyat (sezaryen ile doğum) gününü huzurlu, kaygısız bekler ameliyata da aynı şekilde girer.

Doktorunuz sizin ameliyat hakkında ne kadar ve ne tür bilgiler edinmeniz gerektiğini bilir ve size ona göre anlatım yapar. Sizin bilmeniz gerekmeyen ve hatta bilirseniz kafanızı karıştırabilecek, size zarar verebilecek gereksiz bilgileri size aktarmaz. Hastayı ameliyat hakkında bilgilendirme konuşmasındaki asıl amaç ameliyatın hasta üzerindeki iyi ve kötü olası bütün etkilerini hastaya öğretmektir, bunları bilmek her hastanın hakkıdır. Bunun dışında ameliyatın yapılış şekli ile ilgili genel özellikleri de doktor hastasına anlatır. Örneğin ameliyat laparoskopik mi açık mı yapılacak, vücudun hangi bölgesi kesilerek yapılacak, kaç cm ne büyüklükte bir kesi olacak, ameliyattan sonra vücutta dıştan ne gibi görüntü değişikliği ve iz olacak, ameliyat kaç dakika sürecek, ameliyattan sora hastanede kaç gün yatılacak, hastanın tamamen iyileşmesi ve normal hayatına, işine dönmesi kaç gün sürecek, ameliyattan önce veya sonra ek ilaç tedavisi gerekecek mi, hastalığın tekrarlaması nedeniyle tekrar ameliyat gerekebilir mi, ameliyat yerine başka tedavi alternatifi mümkün mü gibi....

Etiketler: Sezeryan doğum videosu, Sezaryan doğum videosu, sezeyan doğum görüntüsü, videoaları, görüntüleri, izle, seyret, canlı, youtube, ameliyat videoları izle, sezeryan görüntüleri izle

İlgili Konular:
- Sezaryen
- Normal Doğum Videoları, Görüntüleri İzle
Tamamını >>

NORMAL DOĞUM GÖRÜNTÜLERİ, VİDEOLARI İZLE

Normal doğum videoları, görüntüleri internette ve youtube sitesinde iki şekilde bol miktarda buunmaktadır. Birincisi ailelerin normal doğum yaptıkları günü anı olarak saklamak amacıyla kendilerinin veya profesyonel fotoğrafçılara çektirdikleri videolardır. Bu tür videolar doğumdan öncesini, sancı odasını, doğumhaneyi, anne, bebek, ebe, doktor ve diğer tanıdıkları içerir genellikle. İkinci grup videolar ise normal doğumun mekanizmasını, bebeğin doğum kanalında ilerlemesini, annenin ve sağlık ekibinin doğum sırasında yaptığı uygulamaları gösteren videolardır. Normal doğum yapacak bir anne adayının veya eşinin bu tür videolar, görüntüler izlemesi şart değildir. Bazı insanlarda bu görüntüler normal doğum hakkında bilgi verdiği için bilmediği ve korktuğu bazı noktalardan dolayı tedirginlik yaşamasını azaltabilir. Ancak bazı insanlarda tam tersi etki yapabilir. Bu tür videoları ve görüntüleri izleyeceksiniz bile gerçek doğumlara ait olanlar yerine aşağıdakiler gibi animasyon şeklinde olanları izlemeniz daha faydalı olabilir, bunlar sadece doğumun mekanizması hakkında bilgi verme amaçlı hazırlanan videolardır bu nedenle gereksiz ve irrite edici görüntülerle kafa karışıklığına neden olmazlar.


Normal Doğum videosu :
Altta izlenen videoda normal doğum başladıktan sonra rahim ağzının yavaş yavaş açılması ve silinmesi sonrasında bebeğin doğum kanalında ilerlemesi ve doğumu görülmektedir.




Etiketler: Normal doğum videosu, normal doğum görüntüsü, videoaları, görüntüleri,izle, seyret, canlı, youtube, doğum videoları izle, doğum görüntüleri izle


İlgili Konular:
- Normal Doğum
- Normal Doğum Nasıl Yapılır - Video İzle
- Bebeğin Doğum Kanalına İnmesi - Video İzle
- Doğum Nasıl Gerçekleşir (Doğumun Mekanizması) - Video İzle
- Sezaryen Videoları, Görüntüleri İzlemek
Tamamını >>

KÜRTAJ NEDİR? NASIL YAPILIR?

KÜRTAJ (GEBELİK ALINMASI, SONLANDIRILMASI)
Kürtaj veya küretaj (halk arasında gebelik aldırma, bebek aldırma, kürtaş gibi isimler verilir) rahim içerisindeki gebeliğin çeşitli yöntemlerle alınması işlemidir. Kürtaj sadece istemli gebelik alınması için yapılmaz, düşükten sonra içeride kalan gebelik parçalarını almak için veya ölü gebelikleri, boş gebelik gibi durumları almak için de yapılır. Dış gebelik kürtaj ile alınamaz, ameliyat veya ilaç tedavisi gerekir. Aslında kürtaj sadece gebeliğin alınması için değil gebe olmayan hastalarda rahim içerisinden alınan  materyaller için de kullanılan bir terimdir.  D/C veya D&C şeklinde kısaltılabilir. Bu harfler Dilatasyon küretaj'ın kısaltmasıdır. Dilatasyon rahim ağzının genişletilmesi anlamında kullanılır. Rahim ağzının genişletilmesi rahim içerisine küretajı yapmak için gerekli aletleri (küret veya aspiratör, kanül) sokabilmek için gereklidir. Bu genişletme işlemi için ince çubuk şeklinde kalınlıkları giderek artan metal bujiler kullanılır. Çoğunlukla bu genişletme işlemi gerekmeden direkt ince plastik kanül rahim ağzından içeri geçirilerek kürtaj işlemi yapılabilir.

Kürtaj ne zamana kadar yapılabilir? Yasal süre nedir?
İstemli küretaj yani istemli olarak gebeliğin aldırılması, sonlandırılması ülkemizde yasal olaral 10 haftalık gebeliklere kadar mümkündür. Burada hamilelik haftası hesaplanırken son adetin başladığı tarihten itibaren hesaplanır ve ultrason ile teyid edilir.
Gebelik haftanızı hesaplayın >>
Vakum Enjektör

Kimler kürtaj yaptırabilir?
18 yaşından büyük ve evli olan bayanlar eşlerinin imzası ile onay alınarak kürtaj olabilirler. 18 yaşından büyük ve bekar olan bayanlar ise sadece kendi rızaları ile kürtaj olabilirler. 18 yaşından küçük olanların evli veya bekar olsalar da anne-babalarının onayı gerekir. 15 yaşından küçükler ailelerinin izni dahi olsa kürtaj olamazlar, öncelikle durumun adli mercilere bildirilmesi gerekir. 10 haftadan büyük gebeliği olanlar onay verseler dahi yasal olmadığı için ülkemizde kürtaj işlemleri yapılamaz. 10 haftadan büyük gebeliklerde ancak bebekte ciddi bir doğumsal özür varlığında veya anne hayatını tehlikeye sokacak ciddi bir hastalık varlığında kurul kararı ile gebelik sonlandırılabilir.

Kürtaj nasıl, hangi yöntemlerle yapılır?
Vakum aspirasyon küretaj: 
Kanül denilen ince plastik borular
Kürtaj işlem günümüzde sıklıkla vakum yöntemi ile yapılır. Plastik enjektör ve ince plastik boru şeklinde kanül denilen aletlerden oluşan sistem sayesinde gebelik vakum ile emilerek çekilir ve alınır. Bu yöntem hem kolay hem daha az risklidir, daha az ağrılıdır. Kurşun kalemden daha ince olan plastik uç rahim ağzından içeriye sokularak enjektörün oluşturduğu vakum sayesinde emilerek çekilir. İşlem sıklıkla 5-10 dakikayı geçmez. Lokal veya genel anestezi ile yapılabilir.

Eskiden yaygın kullanılan küret aletleri küçük çay kaşığı şeklinde ucu olan metal aletlerdir ve günümüzde nadiren gerekli hallerde kullanılır. Bu aletlerle gebelik emilerek alınmaz, küret aletinin ucu ile rahim içerisi kazınarak temizlenir. Daha kolay olan vakum yöntemi yaygınlaştığı için küretler pek kullanılmazlar. Kürtaj işleminde kullanılan enjektör, kanül ve küret gibi bütün aletlerin steril olması gerekir.




Kürtaj işleminin aşamaları:
Küretaj işleminden sonra mutlaka ultrasonografi ile gebeliğin haftası ve canlılığı kontrol edilir. Küretaj işlemine başlarken hasta jinekolojik muayene masasına alınır. Spekulum denilen muayene aleti vajina içerisine yerleştirilir. Vajina içerisi antiseptik solüsyon ile temizlenir. Bu aşamaya kadar herhangi bir ağrı hissedilmez. Daha sonra hastanın isteğine göre genel veya lokal anestezi uygulanır. Genel anestezi için hastanın kolundan serum ve damar aracılığıyla ilaçlar verilir, bunu anestezi uzmanları yapar. Hasta derin bir uyku halinde gibi olur ve hiçbir şey hissetmez. İşlemden sonra uyandırılır. Lokal anestezi istenmişse rahim ağzına iğne ile anestezi uygulanır. Daha sonra vakum yöntemi ile gebelik alınır. Spekulum çıkarılır ve genel anestezi uygulanmışsa hasta uyandırılır. Hastanın uyanması 5-10 dakika sürer. Lokal anestezi uygulanmışsa 5 dakika dinlendikten sonra ayağa kalkabilir. Ardından ultrason ile rahim içerisi tekrar kontrol edilir, temiz olduğundan emin olunur. Hasta kürtaj işleminden sonra kısa süre (10-20 dakika) dinlenerek günlük yaşamına dönebilir. Günlük her işini rahatlıkla yapabilir. İşlemden sonra hafif kasık ağrısı ve az miktarda kanama olabilir.
Küret

İlaçlar ve kontrol:
Kürtaj işleminden sonra genellikle hastaya kullanması için antibiyotik ve ağrı kesici ilaçlar reçete edilir. Hasta genellikle işlemden 1 hafta sonra kontrole çağrılır. Aşırı kanama ve aşırı ağrı durumlarında 1 hafta beklemeden hemen doktorunuza başvurmalısınız. 3-5 gün süren hafif ağrı ve en fazla 1 hafta süren az miktarda kanama normaldir. Bazen kanama sadece 1-2 gün sürebilir veya hiç kanama olmayabilir, bunlar normal durumlardır.

Kürtajın yapıldığı gün duş, banyo serbesttir. Kürtaj sonrası kanamalar için tampon kullanmamalısınız, ped kullanmalısınız.

Kürtaj sonrası aşağıdaki durumlarda hemen doktora başvurmalısınız:
- Ateş yüksekliği (38 derece üzerinde)
- Ağrı kesici ile geçmeyen şiddetli ağrı ve kramplar olursa
- Kürtaj sonrası aşırı kanamalar olursa
- Kürtaj sonrası günlerde kötü kokulu aşırı akıntınız olursa
- Kürtajın üzerinden 4-5 gün geçmesine rağmen kanama azalmazsa veya artarsa

Kürtajı nerede yaptırabilirim?
Kürtaj işlemi hastane veya özel muayenehanelerde, kliniklerde kadın hastalıkları ve doğum uzmanları tarafından yapılmaktadır. Kürtaj olacağınız merkezdeki uzmanın deneyimi, tecrübesi ve merkezin gerekli aletler, sterilizasyon açısından kapasitesi önemlidir. Küçük şehirlerde olmasa da özellikle İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya gibi büyük şehirlerde kürtaj yapılan aile planlaması merkezleri mevcuttur.

Dikkat!
- Yurt dışında bazı ülkelerde kullanılan düşük hapı (RU-486) ülkemizde henüz kullanılmamaktadır. Ayrıca halk arasında adet söktürücü olarak tanınan hap ve iğneler ise gebelik sonlandırılmasında işe yaramazlar. Kesinlikle kullanmamalısınız.

Resmi büyütmek için üzerine tıklayın

İlgili Konular:
- Kürtajın Riskleri Nelerdir?
- Kürtaj Sonrasında Kanama, Ağrı, Adet Düzensizliği ve Diğer Şikayetler
- Kürtaj Hakkında En Çok Merak Edilen Sorular
- Kürtajdan Sonra Adet Görme ve Adet Gecikmesi
- Kürtajda Parça Kalması Nedir?
- Dünyada ve Türkiye'de Kürtaj Yasaları
- Yeni Kürtaj Yasası - 2012
- Kürtaj Kaçıncı Haftaya (Aya) Kadar Yapılabilir?
- Güvenli Olmayan Düşük ve Kürtaj Anne Ölüm Nedenidir
- Rahimden Biyopsi (Parça) Alınması - Video İzle
- Endoservikal Küretaj (ECC) Nedir?
- Kürtaj Vaji̇naya, Rahi̇me, Yumurtalıklara Zarar Veri̇r Mi̇?
Tamamını >>

YUMURTALIK KİSTİ AMELİYATI (OVER KİSTEKTOMİ)

YUMURTALIK KİSTİ ÇIKARMA AMELİYATI
Yumurtalık (over) kistleri her zaman ameliyat gerektirmezler. Yumurtalık kistlerinin tedavisi hakkında detaylı bilgileri burayı tıklayarak okuyabilirsiniz, bu yazıda sadece kist çıkarma ameliyatı (kistektomi) konusundan bahsedilecektir. Kistleri çıkarma işlemine tıp dilinde kistektomi denir. Yumurtalık kistleri için yapılan ameliyatlar hem laparoskopik hem de açık ameliyat olarak yapılabilmektedir. Laparoskopi veya açık ameliyat seçilmesi kistin boyutuna ve hastanın çeşitli özelliklerine göre planlanmaktadır. Yumurtalık kistleri için yapılan ameliyatlarda her zaman kistektomi yapılmaz yani sadece kist alınmaz; bazen kist yumurtalıkla beraber (ooforektomi veya salpingoooforektomi) hatta rahimle beraber alınmaktadır. Örneğin kanser türünden bir yumurtalık kisti ameliyatında rahim de yumurtalıklarla beraber alınmaktadır. İyi huylu kistlerde de her zaman sadece kistin alınması mümkün olmayabilir kistin etrafa yaptığı yapışıklıktan dolayı veya sağlam yumurtalık dokusu izlenememesinden dolayı yumurtalık tamamen alınabilir.

Kistektomi ameliyatı ortalama 1 saat kadar sürer. Ameliyat laparoskopik yapılmışsa hasta genellikle 1 gün sonra taburcu olur, açık ameliyatlarda bu süre 2-3 günü de bulabilir.

LAPAROSKOPİK (KAPALI) YUMURTALIK KİSTİ AMELİYATI
Yumurtalık kisti ameliyatları laparoskopi (kapalı yöntemle ameliyat) veya açık ameliyat şeklinde yapılabilir. Laparoskopide göbek deliği altında ve kasık bölgesine yakın  1 cm boyutunda delikler açılarak kist çıkarılır. Kesinin az olması nedeniyle hastanın ameliyat sonrası ağrısı az olur ve iyileşmesi daha kolay olur. Bu nedenle mümkün olan durumlarda laparoskopi tercih edilir, günümüzde yaygın olarak kullanılan yöntem laparoskopidir. Endometrioma (çikolata kisti), dermoid kist, persiste fonksiyonel kistler, over kist torsiyonu gibi durumlarda laparoskopik yöntem uygulanabilir. Ancak kistin çok büyük olması veya hastanın hamile olması, hastanın çok şişman olması, karın içerisine aşırı kanama olması gibi durumlarda laparoskopik yöntem uygulanamayabilir. Menopoz sonrası görülen over kistlerinde tümör markerları (CA-125) yüksekliği veya başka malignite lehine bulgu yoksa laparoskopik yöntem uygulanabilir. Laparokopik ameliyat (kapalı yöntemle ameliyat) hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Laparoskopik (kapalı ameliyat) yöntemle over kisti ameliyatının dezavantajı kistin malign (kötü huylu) olması durumunda karın içerisine malign hücrelerin dağılması riskidir, bu prognozu kötü etkiler. Bu nedenle malignite riski olan durumlarda laparoskopik yöntem tercih edilmez. Uniloküler ince cidarlı kistler postmenopozal hastada bile çok yüksek oranda benign olmaktadırlar, bu nedenle bu tür kistlerde mümkünse laparoskopi tercih edilir. Kistte papiller formasyon, 2 mm'den kalın septum veya solid alan görüntüleri varsa malignite riski artar bu durumda laparoskopi tercih edilmez (kaynak). Hastada asit olması, peritoneal kitle veya büyük lenf nodları olması malignite lehine diğer bulgulardır. Özetle hastada malignite şüphesi veya laparoskopi açısından diğer kontrendikasyonlar yoksa over kistinin tedavisi için (kistektomi veya ooforektomi) öncelikle laparoskopik yöntem tercih edilir.

Laparoskopik (kapalı) ameliyat sırasında malignite şüphesi, yapışıklık, kanama gibi nedenlerle işlemi açık ameliyata çevirmek gerekebilir. Bu olasılık ameliyattan önce laparoskopi uygulanacak hasta ile görüşülmelidir.



Hangi durumlarda sadece kist alınmaz, yumurtalığın tamamen alınması gerekir?
Açık veya kapalı ameliyatlarda bazı nedenlerle sadece kistin çıkarılması mümkün olmayabilir veya tercih edilmeyebilir. Bu durumlarda kist ile birlikte over (yumurtalık) dokusu tamamen çıkarılır (ooforektomi). Bu durumlara bazı örnekler:
- İleri yaşta, menopoz sonrası dönemde kistin tekrarlama riskini veya ileride malignite gibi başka hastalıklar gelişme riskini ortadan kaldırmak için
- Nekroze adneksiyel torsiyon
- Malignite (kötü huylu tümör)
- Tuboovaryan abse
- Endometriozis nedeniyle bazen (definitif cerrahi)
- Baştan bu şekilde planlanmasa da diddi yapışıklık ve kanama gibi nedenlerle ameliyat sırasında overin tamamen alınması gerekebilir.

Kistin kendisinin çıkarılmadan sadece laparoskopik olarak aspirasyon (kist içindeki sıvının emilmesi) veya fenestrasyon (kist duvarına delik veya pencere açma) yapılması önerilmez çünkü histopatolojik inceleme mümkün olmamaktadır. Mutlaka kist kapsülünün histopatolojik inceleme amaçlı çıkarılması gerekir. Kist içeriğindeki sıvının sitolojik incelemesi malignite ekartasyonu açısından güvenilir değildir. Aspirasyon sonucunda kistin tekrarlama oranı yüksektir.

Kist ameliyatından sonra tekrar oluşma riski var mı?
Yumurtalık tamamen alınmışsa kistin tekrarlama riski yoktur, ancak alınmayan karşı taraf yumurtalıkta yeniden bir kist oluşabilir. Ameliyatta sadece kist alınmışsa o yumurtalıkta tekrar kist oluşma riski vardır. Özellikle endometrioma (çikolata kistleri) tekrarlamaya daha yatkın kistlerdir.

Yumurtalık kisti ameliyatında iyileşme süreci nasıldır?
Yumurtalık (over) kisti ameliyatı açık yöntemle yapılmışsa hasta genellikle hastanede ameliyattan sonra 1-2 gün yatar. Laparoskopik (kapalı yöntemle) yapılan ameliyatlarda genellikle ameliyattan sonraki gün taburcu edilir. Kapalı yöntemle ameliyatta iyileşme süreci çok daha kısa ve ağrısızdır. Kapalı yöntemde hasta birkaç gün içerisinde rahatlıkla günlük işlerini yapabilecek hale gelir, eğer çalışıyorsa 1-2 hafta içerisinde işine başlayabilir. Açık ameliyatta bu süreler iki kat daha uzun olabilir. Genel bir benzetme yapmak gerekirse açık yapılan kist ameliyatı sonrası iyileşme süreci ve ağrı sezaryen ameliyatı ile benzerlik gösterir fakat kapalı ameliyatta daha kısa sürede, daha az ağrı ile iyileşme gerçekleşir.

Yumurtalık kisti ameliyatı nasıl yapılır?
Açık yapılan yumurtalık (over kisti) ameliyatlarında sıklıkla kullanılan karın kesisi aynı sezaryen ameliyatlarında uygulanan pubik tüylerin üzerinden yanlamasına yapılan yaklaşık 8-10 cm uzunluğunda kesidir (pfannenstiel kesi). Nadiren kistin çok büyük olması nedeniyle veya başka nedenlerle karın ortasından dikine yapılan kesi ile ameliyat gerçekleştirilebilir, bu durumda pubik tüylerden göbeğe doğru orta hatta yaklaşık 10 cm kesi yapılır. Kapalı (laparoskopik) yöntemle yapılan yumurtalık kisti ameliyatlarında göbekten ve kasık bölgelerinden açılan yaklaşık 1 cm'lik delikler vasıtasıyla ameliyat yapılır, karında büyük bir kesi veya ameliyat izi olmaz. Laparoskopik yöntem hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Açık ameliyatta genel anestezi veya spinal anestezi uygulanabilir ancak kapalı yöntemde her zaman genel anestezi  uygulanır.

Yumurtalık kisti ameliyatı ne kadar sürer?
Açık ve kapalı yöntemde ameliyat süreleri benzerdir, ortalama 1 saat kadar sürer ancak yarım saat ile 2-3 saat arasında değişiklik gösterebilir ameliyat süresi. Kistin büyüklüğü, türü, karın içerisindeki yapışıklıklar ve varsa ek sorunlar, hastanın kilosu gibi birçok faktör ameliyat süresini etkiler.

Yumurtalık kisti ameliyatından sonra cinsel ilişki?
Yumurtalık (over) kisti ameliyatından sonra hastanın ağrılarının geçtiği ve kendisini rahat hissettiği zaman cinsel ilişkiye başlamasında sakınca yoktur. Ameliyatta rahim alınmışsa bu durumda en az 1 ay cinsel ilişki yasaklanır, daha sonra doktor muayenesinde engel görülmezse yasak kaldırılır (dikişlerden dolayı). Ancak sadece kist veya yumurtalıkların alındığı durumlarda sıklıkla hasta ameliyattan birkaç hafta sonra kendini ağrısız ve rahat hissettiğinde cinsel ilişkiye başlayabilir. Kapalı veya açık ameliyatlarda cinsel ilişki açısından fark yoktur ancak kapalı ameliyatta hastanın ağrılarının çabuk geçmesi ve hızlı iyileşmesi bu süreyi kısaltır.

Yumurtalık kisti ameliyatından sonra adet ne zaman başlar?
Yumurtalık kisti ameliyatlarından genellikle 20-30 gün sonra adet (mens, regl) kanaması başlar ancak bu süre hastanın ameliyattan önce ne zaman adet gördüğüne göre değişebilir. Genellikle önceki adetinden 1 ay sonra başlar kanama.  Ameliyat stresine bağlı olarak ilk aylarda adet düzensizliği meydana gelebilir. Amerliyattan sonra olan her kanama adet olmayabilir,bu nedenle kanama olması durumunda doktora danışılması gerekir.


İlgili Konular:
- Yumurtalık Kisti Tedavisi
- Yumurtalık Kistleri
- Gebelikte Yumurtalık Kistleri
Tamamını >>

MYOMEKTOMİ (MİYOM ALINMASI AMELİYATI)

Miyomlar rahim ve rahim ağzında görülen, rahim yapısında bulunan düz kas dokusundan gelişen selim (iyi huylu) tabiatlı tümöral yapılardır. Halk arasında "ur" diye adlandırılır. Myomlar bir bezelye tanesi büyüklüğünden basket topu büyüklüğüne kadar değişebilen boyutlarda olabilir.
Miyom konusunu bu linkten detaylı olarak okuyabilirsiniz. Bu yazıda myomektomi yani myomların ameliyatla alınması konusunu bulacaksınız.

Miyomektomi myomun uterustan (rahimden) ameliyatla sıyrılarak çıkartılması işlemidir. Laparoskopik veya histeroskopik veya açık ameliyatla yapılabilir.

Kadınların çok büyük kısmında ufak miyomlar bulunur. Myomlar her zaman bir şikayete neden olmazlar. Yukarıda linki verilen myom konusunda da anlatıldığı gibi myomlar özellikle büyük myomlar aşırı ya da düzensiz adet kanaması, kasık ya da bel ağrısı, sık idrara çıkma gibi çeşitli şikayetlere neden olabilirler. Her myom tedavi veya ameliyat gerektirir demek değildir. Küçük ve şikayet yaratmayan myomlar için ameliyata gerek yoktur, aralıklı muayene ve ultrason ile büyüklüklerinin takip edilmesi yeterlidir. Fakat büyük veya şikayete neden olan myomlar ameliyat ile alınmalıdır. Ameliyat gerektiğinde bazı durumlarda sadece rahimdeki myomlar alınırken (myomektomi), bazı durumlarda rahim tamamen myomlarla birlikte alınır (histerektomi). Myomun ameliyat gerektirmesi ya da gerektirmemesi kararını etkileyen çeşitli faktörler olabilir, bunlar myomun yarattığı şikayetler ve bu şikayetlerin şiddeti, myomların yeri ve büyüklükleri, hastanın yaşı, hastanın gebelik istemi olması gibidir.

Myomektomi ameliyatı açık ameliyat (abdominal miyomektomi) şeklinde yapılabileceği gibi laparoskopik ya da histeroskopik yöntemlerle de yapılabilir. Laparoskopik myomektomi de karına açılan sadece bir kaç delikten aletlerle ameliyat yapılır. Histeroskopik myomektomide ise vajina yoluyla rahim ağzından rahimin içerisine sokulan ışıklı ince boru şeklinde bir aletle ameliyat yapılır. Laparoskopik myomektomi daha çok rahmin dış yüzüne yakın myomlar için uygundur, histeroskopik myomektomi ise rahmin iç tarafında bulunan myomlar için uygundur.



AÇIK AMELİYAT - ABDOMİNAL MİYOMEKTOMİ
Karnın enine ya da dikine bir kesi ile açılarak (laparotomi) miyomların alınması operasyonudur. Uterusun (rahmin) dış yüzeyinde yani subseröz olan ve rahim duvarının içerisinde yani intramural olan myomlar için uygun ameliyattır. Ameliyat genel anestezi altında yapılır ve süresi değişebilmekle beraber genellikle 1 saat kadar sürer. Ameliyattan sonra hastanede 2-3 gün kalmanız gerekir. Daha sonra evinizde tamamen toparlanmanız için 3-4 hafta kadar daha süre gerekebilir. Myomektomi ile myomları alınmış bir kişide 5 yıl içerisinde tekrar myom oluşma riski %50-60 kadar bulunmuştur, bunların dörtte birinde (%10-15) tekrar ameliyat gerekmiştir. Sadece myom alındığı ve rahim alınmadan bırakıldığı için bu ameliyattan sonra hastaların gebe kalabilmeleri mümkündür. Gebelik için ameliyattan sonra en az 6 ay geçmesi önerilir. Rahim duvarı ameliyattan dolayı inceleceği için daha sonraki doğumların sezaryen ile olması gerekir, normal doğum önerilmez. Ameliyat sırasında kanama ya da ameliyattan sonra enfeksiyon gelişmesi gibi nadir riskleri vardır. Çok çok nadir hastalarda myomektomi ameliyatı sırasında aşırı kanama ya da myomların çıkarılmasının mümkün olmaması gibi nedenelerden dolayı rahmin tamamen alınması (histerektomi ameliyatı) gerekebilir. Myomektomi ameliyatı hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.


LAPAROSKOPİK MİYOMEKTOMİ (KAPALI MİYOM AMELİYATI)
Karına göbekten ve daha aşağılardan açılan bir kaç ufak delik ile karın içerisine sokulan laparoskop denen alet (kameralı ince boru şeklinde aletler) ile miyomların alınmasıdır. Myomların rahmin dış yüzeyine yakın olduğu durumlarda (subseröz myomlar) ve çok büyük olmayan (10 cm'den küçük) myomlarda, 4'den fazla myom olmayan durumlarda laparoskopik (kapalı) miyom ameliyatı önerilebilir. Ameliyat genel anestezi gerektirir ve yaklaşık 1-2 saat sürer. Ameliyattan sonra hastanede 1-2 gün kalmanız gerekir. Hastanın evinde tamamen toparlanma süresi açık ameliyata göre daha kısadır ve yaklaşık 1-2 hafta sürer. Açık ameliyatta olduğu gibi bunda da myomların ileriki yıllarda tekrarlama riski vardır. Açık ameliyatta olduğu gibi çok çok nadiren ameliyat sırasında gelişebilecek kanama gibi bazı durumlardan dolayı rahmin tamamen alınması (histerektomi) gerekebilir. Laparoskopi (kapalı ameliyat) yöntemi hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz. Laparoskopik myomektomi hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.


HİSTEROSKOPİK MYOMEKTOMİ
Vajinadan ve rahim ağzından rahim içerisine sokulan kameralı ince boru şeklinde histeroskop denen aletle rahim iç tarafındaki (submüköz) myomların alınması ameliyatıdır. Bu yöntemle sadece rahim iç yüzeyindeki yani submüköz myomlar alınabilir. Histeroskop denen aletin ucundaki kesici ya da yakıcı aletle myomlar alınır. Ameliyat genel ya da spinal anestezi altında yapılabilir, oralama yarım saat kadar sürer. Hasta hastaneden aynı gün ya da ameliyattan 1 gün sonra taburcu edilir. Hastanın evinde tamamen toparlanması da 3 gün - 1 hafta arasında değişen kısa bir sürede gerçekleşir. Diğer ameliyatlarda olduğu gibi myomların ileriki yıllarda %10-20 oranında tekrar oluşma riski vardır.


VAJİNAL MYOMEKTOMİ
Rahim içerisindeki saplı myomların rahim ağzından vajene doğduğu durumlarda uygun yöntemdir. Myom burkularak kolaylıkla alınabilir.

Myom tedavisinde myomektomi dışında histerektomi (rahmin tamamen alınması ameliyatı) gerekebilir.

(Not: TDK'ya göre doğru yazılışı: miyom)


İlgili Konular:
Miyom Nedir?
- Miyom Tedavisi
Laparoskopik Myomektomi (Kapalı Myom Ameliyatı)
- Miyomlarda Embolizasyon Tedavisi
- Histerektomi (Rahim Alınması) Ameliyatı
Tamamını >>

TÜP BAĞLATMA (TÜP LİGASYONU) (BTL)

TÜPLERİN BAĞLANMASI
Hamilelik oluşabilmesi için erkekten gelen sperm ile kadından gelen yumurtanın fallop tüplerinde biraraya gelmesi gerekir. Tüpler bağlandığı zaman içerisinden sperm ve yumurta geçişi imkansız hale gelir ve gebelik oluşamaz.
BTL = Bilateral Tüp Ligasyonu

Tüp bağlaması yönteminin koruyuculuğu hemen başlar ve ömür boyu sürer. En güvenilir koruma sağlayan yöntemlerden birisidir. Tüplerin bağlanması adet düzeninde  bir değişikliğe neden olmaz. Cinsel yaşantı açısından hiçbir olumsuz etkisi yoktur. Gebelikten koruma sağlaması dışında en önemli faydası pelvik enfeksiyon (PID) ve over kanseri riskini azaltmasıdır.

Kalıcı bir yöntem olması ve geri dönüş olasılığının düşük olması en önemli dezavantajıdır. Bu nedenle kesin olarak artık çocuk düşünmeyen çiftlere uygulanması gerekir.

Tüp ligasyonlarının çoğu sezaryen operasyonları sırasında yapılır. Ancak bu şart değildir. Her zaman yapılabilir. Sezaryen sırasında yapılabildiği gibi daha sonra laparoskopik olarak ya da normal doğumdan sonra küçük bir kesi ile de yapılabilir.

Tüplerin bağlamasına rağmen gebelik oluşabilir mi?
Hiçbir doğum kontrol yöntemi %100 gebeliği önleyemez. Buna tüpleri bağlamak da dahildir. Tüplerin bağlanmasından sonra gebelik oluşma riski diğer birçok korunma yöntemine göre çok düşüktür fakat yine de 200 kadından birisinde böyle bir gebelik oluşma riski vardır. O yüzden her korunma yönteminde olduğu gibi tüpler bağlandıktan sonra da adet gecikmesi olursa gebelik testi yapılmalı ve doktora başvurmalı.

Tüp bağlattıktan sonra tekrar açtırmak mümkün mü?
Kadında tüplerin bağlanması işlemi artık istediği kadar çocuk sahibi olmuş ve bir daha kesinlikle gebelik düşünmeyen kişilere önerilir. Çünkü tüplerini bağlatmış kişilerin bir daha normal yoldan gebe kalmaları çok zordur. Bağlanmış tüplerin ameliyatla tekrar açılması için bir takım operasyonlar olmakla beraber sonucunda gebe kalma oranları düşüktür, her zaman mümkün olmaz. Tüplerin hangi yöntemle bağlandığına göre değişmekle beraber tekrar tüpleri açma ameliyatından sonra gebelik başarısı en fazla %50 olmaktadır. Bu kişiler gebelik için ayrıca tüp bebek yöntemlerine başvurabilirler.

Laparotomi ile tüp bağlama ameliyat teknikleri:
- Pomeroy yöntemi (En sık uygulanan ve en basit yöntemdir)
- Irving
- Uchida
- Madlener
- Salpenjektomi

Laparoskopik yöntemle tüp bağlama teknikleri:
- Klips uygulanması (Hulka klips, Filshie klips)
- Falope halkası
- Bipolar koagulasyon
- Unipolar koagulasyon (En başarılı yöntemdir)


İlgili Konular:
- Tüplerin Bağlanmasından Sonra Gebelik İstenirse Tüpler Açılabilir mi?
- Tüp Bağlatma Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Tüp Bağlatmanın Riskleri ve Yan Etkileri
- Tüp Bağlatma Kimler İçin Uygundur?
- Doğum Kontrol Yöntemleri
Tamamını >>

HİSTEROSKOPİ (H/S)

Histeroskopi (H/S) ince boru şeklindeki bir mercek sistemi ile rahim içerisine girilerek gözlem yapılan tanısal ve hatta cerrahi işlemlerin gerçekleştirilmesine yarayan bir işlemdir. Görüntüler bir monitörde izlenir. Rahim içerisine sokulan kamera veya mercek sisteminden oluşan boru şeklindeki alete histeroskop denir.
Histeroskopi muayene ortamında lokal anestezi ile veya ameliyathane ortamında genel anestezi veya spinal anestezi ile uygulanabilir. Genellikle adet bitiminden sonraki 1 hafta içerisinde yapılır, bu dönemde rahim içerisinin görüntüsü histeroskopi için en uygun haldedir.

Tanı amaçlı (diagnostik) histeroskopi: Rahim (uterus) içerisindeki myom, polip, yapışıklık, septum (perde) gibi patolojilerin izlenerek tanı konulması amacıyla yapılır. Bazen tek başına, bazen laparoskopi ile birlikte yapılır.

Hangi durumlarda tanısal histeroskopi yapılır?
- Aşırı ve düzensiz adet kanaması
- İnfertilite (kısırlık)
- Tekrarlayan düşükler
- Rahim içerisinde yapışıklıktan (Asherman syndrome) şüphelenilmesi
- Ultrasonda rahim içerisinde polip veya myom benzeri alanlar izlenmesi
- Rahim içerisinde çıkarılamayan veya yer değiştirmiş spiral (RİA) olması


Ameliyat amaçlı (operatif) histeroskopi: Rahim içerisindeki myom, polip vb. lezyonların kesilerek alınması veya yapışıklıkların açılması amacıyla yapılan histeroskopidir. Histeroskop ile endometrial ablasyon yapılabilir.

Histeroskopinin riskleri:
Histeroskopi genel olarak oldukça güvenli bir işlemdir fakat nadiren rahmin delinmesi (uterus perforasyonu), rahim ağzında yaralanma, aşırı kanama, rahim içerisinde enfeksiyon (endometrit) ve anesteziye bağlı komplikasyonlar gelişebilir.

Histeroskopi nasıl yapılır?
Histeroskopi yapılamdan önce bazen rahim ağzının açılması için hastaya ağızdan veya vajina içerisine koymak üzere ilaç verilir. Histeroskopi jinekolojik muayene (litotomi) pozisyonunda spinal veya genel anestezi ile yapılır. Rahim ağzının histeroskop geçecek kadar açılması için bazen buji denen ince uzun çubuklar ile genişletilmesi gerekebilir. Daha sonra histeroskop vajina ve rahim ağzından geçerek rahim içerisine ilerletilir ve monitöre yansıyan görüntü izlenir. Bu sırada rahim içerisinin genişletilerek gözlenebilmesi için rahim içerisine sıvı verilir. Histroskopun ucundaki kesici veya yakıcı uygun aletler ile gerekirse ameliyat yapılır.

Histeroskopiden bir kaç saat veya genellikle bir gün sonra hasta evine gönderilebilir. Bir iki gün az miktarda vajinal kanama ve kramp tarzında kasık ağrıları olabilir.

Aşağıdaki durumlarda tekrar doktorunuza başvurmalısınız:
Histeroskopi sonrası
- Aşırı vajinal kanama
- Şiddetli karın ağrısı
- Ateş
- Kötü kokulu ve fazla vajinal akıntı


İlgili Konular:
- Uterin Perforasyon (Rahmin Delinmesi)
Tamamını >>



UYARI: Sitedeki bilgiler hastalıkların tanı ve tedavisinde kullanılmamalıdır.
Yazıların her hakkı saklıdır, izinsiz kullanılamaz. devamı >>

"Gebelik ve kadın hastalıkları konusunda ayda 1 milyondan fazla ziyaretçi sayısı ile en çok tıklanan, en geniş içerikli site"