ANORMAL UTERİN KANAMALAR

Adet düzeninin normalin dışında olması veya adetleri düzenli olan bir kadında kanama miktarının fazla olması veya adet kanamaları dışında ekstra kanamalar olması anormal uterin kanama olarak adlandırılır. Kısacası anormal uterin kanama normal süre ve miktarın dışındaki her tür uterin (uterus kaynaklı, rahim kaynaklı) kanamadır. Normal adet kanama düzeni ve miktarı nasıl olmalıdır hakkında bilgiye  buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Üreme çağında anormal uterin kanamanın en sık nedeni anovulasyondur. Prepubertal kız çocuklarında anormal uterin kanamanın en sık nedeni vulvovajinitlerdir. Postmenopozal kadınlarda en sık neden endometrial atrofidir.

Anormal uterin kanamalar iki grup altında incelenir:
1- Organik nedenlere bağlı anormal uterin kanamalar: Anormal uterin kanamaların yaklaşık yüzde 30'u bu gruptandır. Kanama sebebi olarak altta yatan bir organik sebep vardır. Bunlar:
- Miyom
- Endometrial polip
- Maliginite
- Adenomyozis
- Endometrit
- Servisit
- Endometrial atrofi
- Non-jinekolojik nedenler: Hipotiroidi, hipertiroidi, hiperprolaktinemi, kanama diyatezi, diabetes mellitus

2-Disfonksiyonel uterin kanamalar (DUK): Anormal uterin kanamaların çoğu, yaklaşık %70'i bu gruptadır. Burada alltta yatan bir organik neden yoktur. Çoğu anovulasyon nedenlidir.

DİSFONKSİYONEL UTERİN KANAMALAR
Bu grup kanamalar kanamaya neden olan hormonal değişim mekanizmasına göre 4 grupta incelenir.

Östrojen çekilme kanaması:
Burada yüksek östrojen düzeyinin aniden düşmesi nedeniyle kanama meydana gelir. Örnekler:
- Ovulasyon zamanında görülen intermenstrüel kanama östrojen piki sonrasında östrojen düzeyinin düşmesi ile meydana gelir
- Yenidoğan bebeklerde nadiren vajinal kanama olabilir. Burada sebep anneden geçen östrojenin doğum nedeniyle aniden kesilmesidir.
- Ooforektomi ameliyatı ile ovaryan östrojen kaynağının aniden kesilmesi
- Dışarıdan verilen östrojen ilaçlarının kesilmesi

Östrojen kırılma kanaması:
Burada uzun süre yüksek miktarda östrojen etkisiyle endometriumun aşırı kalınlaşması nedeniyle kanama meydana gelir. Örnek:
- Anovulatuar sikluslarda ovulasyon olmadığı için progesteron sentezi artmaz ve endometrium uzun süren östrojen etkisi altında kalır.
- Polikistik over sendromu (PCOS)

Progesteron çekilme kanaması:
 Östrojen ve progesteron etkisi altında prolifere olmuş endometriumda progesteronun aniden kesilmesi ile kanama başlamasıdır. Normal adet kanaması da bu mekanizma ile meydana gelir. Bu tür disfonksiyonel uterin kanamalara örnekler:
- Korpus luteum yetmezliği
- Dışarıdan verilen progesteron ilacının aniden kesilmesi
- Progesteron challenge testi

Progesteron kırılma kanaması:
Endometrium uzun süre ve fazla miktarda progesteron hormonuna maruz kalırsa atrofiye uğrar ve kanamaya başlar, buna progesteron kırılma kanaması denir.
- Progesteron içeren ilaçların uzun süre aralıksız kullanılması
- Korpus luteum persistansı (Halban sendromu)

Tanı:
Anormal uterin kanamanın nedenini araştırmak için anamnez ve fizik muayene dışında ultrasonografi, CT, MR, salin infüsyon sonografi (SİS), HSG, histeroskopi, endometrial biyopsi, kanama profili, hormon profili gibi yöntemler kullanılabilir.

Tedavi:
Altta yatan organik bir sebep olan kanamalarda nedene yönelik operatif girişimler veya ilaç tedavileri uygulanır sıklıkla. Myomektomi, polipektomi, enfeksiyon nedenli ise antibiyotik veya altta yatan endokrin bozukluk varsa ona yönelik ilaç tedavisi uygulanır.
Disfonksiyonel uterin kanamalarda operatif girişimler nadiren gerekir. Çoğunlukla ilaç tedavileri, yaşam tarzı değişiklikleri ile başarı elde edilir. Örneğin obez ve polikistik over hastası olan bir bayanda meydana gelen disfonksiyonel kanama kilo verme ve egzersiz gibi yaşam tarzı değişiklikleri ile düzelebilir. Kanama kullanılan ilaçlara bağlı ise bunların düzenlenmesi ve değiştirilmesi gerekir.


İlgili Konular:
- Adet Düzensizliği
Normalde Adet Süresi ve Miktarı Ne Olmalıdır?
- Amenore (Adet Görememe)
Tamamını >>

DOĞUMDAN SONRA ADET DÜZENSİZLİĞİ VE ADET GÖREMEME

Doğum sonrası ilk adet kanaması (regl) ne zaman görülür?
Hem normal doğum hem sezaryen doğumdan hemen sonra başlayan kanama gideren azalır ve 30-40 gün kadar sürer, bu adet kanaması değildir, loşi adı verilen rahim içerisindeki kan ve doğumdan kalan kalıntıların atılması için gerekli bir kanamadır.
Gerçek adet kanaması ise doğumdan sonra bebeğini düzenli emzirenlerde genellikle 6 ay sonra başlar ancak çok düzenli ve sık emzirenlerde bu süre doğumdan 1 yıl sonrasını bile bulabilir. Nadiren çok düzenli emzirdiği halde 6 aydan daha önce adet gören anneler de olabilir. Adet kanaması başlasa bile emzirme devam ettiği sürece düzensiz olabilir, genellikle emzirme dönemi bitince düzene girer.
Doğumdan sonra bebeğini hiç emzirmeyen veya seyrek emziren annelerde adet kanaması genellikle doğumdan 3 ay sonra başlar, emzirme tamamen bitince adet kanaması her ay düzenli şekilde gerçekleşir.

Doğumdan sonra adet düzensizliği veya gecikmesi normal midir?
Normal doğum ve sezaryenden sonra emzirme devam ediyorsa adetler genellikle düzensiz olur, gecikmeler yaşanabilir ve bu normaldir; emzirme tamamen bittiğinde düzelecektir. Nadiren emzirdiği halde düzenli adet gören anneler de vardır. Ancak burada şu noktaya dikkat etmek gerekir: her adet gecikmesini veya düzensizliğini emzirmeye bağlamamak gerekir. Kadının hayatının her döneminde olduğu gibi doğumdan sonraki emzirme döneminde de adet gecikmesi hamile kalma ihtimalini akla getirmelidir. Doğumdan sonra adetlerin başlamamış olması veya emziriyor olmak hamile kalmayı yüzde yüz engellemez. Bu nedenle korunma yöntemlerini de uygulamak gerekir. Doğum sonrası korunma yöntemleri hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Özetle doğum yapmış annelerin ilk yıl içerisinde adet düzensizliği ve adet gecikmesi çok sık olur ve genellikle emzirmeye bağlıdır. Ancak doktor kontrolü ve muayene olmadan bunu emzirmeye bağlamak nadiren altta yatan bir problemi atlamaya sebep olabilir.

Doğumdan sonra adet olmamak kilo yapar mı?
Adet görememek kilo almaya ve şişmanlığa neden olmaz. Doğum sonrası kilo almanın nedeni beslenme düzenine dikkat etmemek ve hareket etmemektir genellikle. Bu konuda hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Doğumdan sonra adetler arasında ara kanama ve lekelenme olması:
Bunu emzirme veya başka bir normal sebebe bağlamamak gerekir ve doktora başvurmak gerekir. Bazen rahim içerisinde bulunan polip gibi oluşumlar veya altta yatan başka nedenler saptanabilir. Bir neden saptanmadığı taktirde düzenleyici ilaçlarla veya kendiliğinden lekelenmelerin geçmesi için hasta takibe alınır.

Doğumdan sonra adet düzeni değişenler ne yapmalı?
Emzirme dönemi bittiğinde genellikle adet düzeni gebelikten önceki eski haline gelir ancak bazı kadınlarda eskisinden daha farklı düzende ilerleyebilir. Adetler daha seyrek, daha sık veya kanama miktarı daha farklı olabilir. Bu durum gebeliğin ve doğumun kendisine bağlı değildir. Bazen guatr gibi veya prolaktin yüksekliği gibi gebelikte veya doğum sonrasında tespit edilen bir hastalık buna neden olabilir; bazen kullanılan bir ilaç buna neden olabilir. Doktor muayenesinde bir sebep bulunamazsa adet düzeninin değişmesi sorun teşkil etmez.

Doğumdan sonra adet düzenleyici ilaç kullanılır mı?
Anne emzirirken anne sütüyle bebeğe geçebileceği için mecbur olmadıkça ilaç kullanılmaz ancak bazı zorunlu hallerde adet düzenleyici ilaçların bazıları kullanılabilir. Doktor önerisi olmadan hiçbir adet düzenleyici hormon hapı veya adet söktürücü ilaç kullanılmamalıdır. Örneğin adet düzensizliğinin sebebi prolaktin hormon yüksekliği veya tiroid hormon bozukluğu gibi bir nedense buna yönelik ilaçlar kullanılabilir; bunun dışında belli bir sebep saptanamayan durumlarda zaten ilaca gerek kalmadan aylar ilerledikçe ve emzirme azaldıkça genellikle kendiliğinden düzelme olacaktır.


İlgili Konular:
- Doğumdan Sonra Ne Zaman Adet Olunur?
Tamamını >>

POLİKİSTİK OVERDE ADET GECİKMESİ VE ADET DÜZENSİZLİĞİ

Polikistik over sendromunda (PKO, PCOS) adet düzensizliğinin nedeni ovulasyon (yumurtlama) olmaması veya ovulasyonun düzensiz olmasıdır. Adet (regl) döngüsünün her ay düzenli şekilde olması için ilk kural yumurtlamanın düzenli olmasıdır, yumurtlama sonucunda olan progesteron hormonunun bir süre etki gösterdikten sonra azalması adet kanamasının başlamasını sağlar. Yumurtlama olmadığı taktirde progesteron salgısı olmayacağı için adet gecikmesi yaşanır, rahim iç tabakası kalınlaşır ve bir süre sonra aşırı kalınlaşma sonucunda gecikmeli de olsa kanama olur, ancak bu kanama normal adet kanaması gibi düzenli ve normal miktarda olmaz, bazen aşırı ve uzun süren adet kanamaları yaşanabilir. Bu düzensizliğin daha iyi anlaşılması için öncelikle buraya tıklayarak normal adet düzeninin nasıl gerçekleştiğini okumanız faydalı olabilir.

Polikistik over sendromunda adet düzeninin bozuk olması olmazsa olmaz bir şart değildir. Nadiren bazı polikistik over hastalarında adetler düzenli de olabilir (bkz: polikistik over tanısı) ancak çoğunlukla seyrek ve düzensiz adet görülür. Adetler 2-3 ayda bir bazen daha uzun süre aralıklarla görülebilir. Ara sıra aşırı ve uzun süren adet kanamaları görülebilir. Adet gecikmesi değişken sürelerle görülür.

Tedavi:
Adet gecikmesinin veya adet düzensizliğinin tedavisinde progesteron türevi ilaçlar veya doğum kontrol hapları sıklıkla kullanılır. Bu ilaçların kullanılmasında bir sakınca olmadığı mutlaka doktor muayenesi ile netleştirilmelidir, doktor kontrolü altında olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır. Çocuk istemi olan hastalarda bu ilaçlar kullanılmaz, ovulasyon indüksiyonu (yumurtlama) tedavisi verilir. Adet gecikmesinin polikistik over sendromu dışında başka bir sebebi olabileceği de (troid hormon bozukluğu gibi) mutlaka tedaviden önce araştırılmalıdır, bu durumda sebebe yönelik tedavi de eklenecektir.
Aşırı kilo varsa diet ve egzersiz ile zayıflama hem adetlerin düzenlenmesini hem de yumurtlama düzeninin sağlanmasını kolaylaştıracaktır, bu nedenle ilaç tedavisinden daha öncelikli olarak mutlaka dikkat edilmesi gereken bir konudur.


İlgili Konular:
- Polikistik Over Sendromu
- Adet Düzensizliği
Tamamını >>

ADET DÜZENSİZLİĞİ HAMİLE KALMAYI ENGELLER Mİ? (KISIRLIK YAPAR MI?)

Adet düzensizliğinin hamile kalmayı engellemesi veya kısırlık (inffertilite) durumuna neden olması hastalar tarafından merak edilen bir konudur. Adet (regl, mens) düzensizliği hamile kalmayı her zaman etkilemez ancak bazı durumlarda engelleyebilir veya geciktirebilir, bu adet düzensizliğinin sebebine göre değişir. Örneğin adet düzensizliğinin sebebi yumurtlama düzensizliği ve polikistik over sendromu gibi bir durum ise bu durumda her ay düzenli yumurtlama olmadığı için gebeliğin normalden daha geç elde edilmesi beklenir. Adet düzensizliğinin sebebi rahim içerisinde bulunan bir myom  ise gebeliğe engel olabilir veya düşüğe neden olabilir. Adet düzensziliğinin sebebi guatr hormonlarında bozukluk veya prolaktin (süt hormonu) gibi hormonal bozukluk ise bu hamile kalmayı da etkileyebilir çünkü adet düzensizliğini etkileyen hormonlar yumurtlamayı da etkilemektedir.

Adet düzensizliği veya yumurtlama düzensizliği hamile kaldıktan sonra hamileliğin gidişatını veya bebeği etkilemez. Bunlar ancak hamile kalmadan önce gebeliğin oluşma sürecini geciktirme konusunda etki edebilirler. 

Her adet düzensizliğinde hamile kalmanın engellenmesi veya gecikmesi beklenmez. Örneğin rahim içerisinde bulunan bir polipe bağlı adet düzensizliği, aşırı adet kanaması olan bir kadında hamile kalmanın etkilenmesi beklenmez. Adet düzensizliği ve hamile kalabilme süresi her zaman birebir ilgili durumlar değildir.

İlgili Konular:
- Adet Düzensizliği
Tamamını >>

DÜZENSİZ ADET GÖRMENİN ZARARLARI

Adet (regl) düzensizliği çok çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir. Bu altta yatan nedene göre zararlı sonuçları olabilir veya stres, depresyon, aşırı kilo alma, aşırı zayıflama, ilaç kullanımı gibi nedenlerden oluşan zararsız bir adet düzensizliği de olabilir. Bu tür durumlarda adet düzensizliğinden çok buna sebep olan stres, kilo gibi durumlar hastaya zarar verebilir. Bu sebeplerin düzenlemnmesi gerekir. Ancak adet düzensizliğinin sebepleri arasında myom, polip, hormon düzensizliği, yumurtlama bozukluğu gibi durumlar varsa bunlar da zararlı olabilir. Bu tür durumların netleştirilmesi,  ilaçla veya gerekli ise ameliyatla tedavileri gerekir. Eğer sebep erken teşhis edilmezse ve tedavi geciktirirse örneğin adet düzensizliğine neden olan bir myomun büyümesi ileride daha fazla sıkıntılara yol açabilir. Adet düzensizliği olan hastaların bir kısmında yumurtlama düzensizliği vardır bu da hamile kalmayı engelleyici veya geciktirici etki gösterebilir.

Adet düzensizliği her zaman zararlı bir durum değildir hatta bazı hallerde adet düzensziliği normaldir. Örneğin adet görmeye başlanan ilk yıllarda (15-17 yaşlarda), emziren annelerde, korunma iğnesi kullananlarda adet düzensizliği normal ve beklenen bir durumdur.

İlgili Konular:
- Adet Düzensizliği
Tamamını >>

TÜP BAĞLATMA AMELİYATI NASIL YAPILIR?

Tüp bağlatma (Tüp ligasyonu) operasyonu yapılış tekniği olarak laparoskopik ve açık ameliyat şekilde 2 şekilde yapılır. Her yöntemde de işlem benzerdir, sağda ve solda bulunan iki tüp ortalarından kesilir ve bağlanır bu sayede sperm ve yumurtanın tüplerden geçerek birbirine ulaşması engellenmiş olur.

Laparoskopi (kapalı) yöntemiyle tüp ligasyonu:
Laparoskopik ameliyat  yönteminde karından ve göbekten sadece deliklerden sokulan kamera ve aletlerle işlem yapılır. Karına sezaryen kesisi şeklinde kesi yapılmaz sadece 1-2 adet küçük delik bulunur. Bu nedenle ameliyat sonrası iyileşme kolay olur ve ağrı az olur. Ameliyat yapıldıktan sonra bir gün içerisinde hasta taburcu edilebilir. Laparoskopi yöteminde tüpler orta bölgesinden koterize edilerek (yakılarak) işlem yapılır, tüp uçarı klipslenebilir.

Açık ameliyatla tüp ligasyonu:
Burada sezaryen kesisinin yapıldığı bölgeden kesi yapılarak normal yöntemlerle ameliyat yapılır. Ancak kesi sezaryen kesisi kadar geniş ve büyük olmaz genellikle 3-5 cm kadar daha küçük bir kesi yapılarak tüpler bağlanır. Kesi küçük olduğu için hatsanın iyileşmesi kolay olur ve ağrısı çok fazla olmaz. Ameliyattan genellikle bir gün sorna taburcu edilir.

Laparoskopik (kapalı ameliyat) veya açık hangi yöntemle yapılırsa yapılsın tüp bağlama ameliyatının koruma etkinliği çok yüksektir.

Sezaryen ve diğer ameliyatlar sırasında tüp bağlama ameliyatı:
Yeterli sayıda çocuk sahibi olduklarına karar veren çiftler eğer doğum sezaryen ile gerçekleşecekse bu esnada tüplerin de bağlanmasını isteyebilirler ve iki ameliyat aynı anda gerçekleşebilir. Sezaryen için yapılan cilt kesisi dışında ek başka bir kesi yapılması veya kesinin büyütülmesi gerekmez. Sezaryen ameliyatında tüpler bağlanırsa ameliyat sadece bir kaç dakika daha uzun sürer. Sezaryen dışında yumurtalık kisti veya myom ameliyatı sırasında da hasta isterse aynı zamanda tüplerin bağlanması yapılabilir.

Normal doğumdan hemen sonra tüp bağlatma:
Normal doğumdan sonraki gün göbek altından yapılacak küçük bir kesi ile de (laparoskopik değil) tüp bağlatma ameliyatı yapılabilir. Bu durumda kesi pubik bölgeden (sezaryen kesisi yapılan bölgeden) yapılmaz yukarıda göbeğe yakın bölgeden yapılır çünkü rahim doğumdan sonra büyüktür ve tüpler de rahimle beraber bu mesafede bulunur.


İlgili Konular:
- Tüp Bağlatma Ameliyatı
- Laparoskopi (Kapalı Ameliyat)
Tamamını >>

ADET DÜZENSİZLİĞİ

REGL (MENS) DÜZENSİZLİĞİ

Düzenli adet ne demektir?
Normal düzenli bir adet kanaması nasıl olur? Bir adetin başlangıcından diğer adetin başlangıcına kadar geçen süre (1 siklus) 21-35 gün arasında olmalıdır. Kanama süresi 2-7 gün olması normaldir. Ortalama kan kaybı ise bir adet döneminde 35-40 ml civarındadır. Bu da genellikle günde 3-5 pet eder. Genellikle 80 ml’nin üzerindeki kanamalar fazla olarak değerlendirilir.

Bu normal düzenden daha uzun süren kanamalar, daha seyrek olan kanamalar, daha sık olan kanamalar veya ara kanamalar olması adet düzensizlikleri olarak adlandırılır. Bunun çok çeşitli sebepleri olabilir.

Oligomenore: Normalden daha seyrek adet görmedir.
Polimenore: Normalden daha sık adet görmedir.
Menoraji: Adetlerin düzenli fakat fazla miktarda olması.
Metroraji: Adet aralarının eşit olmaması düzensiz olması.

Gecikmeler: Aktif cinsel yaşamı olan ve etkin bir korunma yöntemi kullanmayan kadında görülen adet gecikmelerinin en muhtemel nedeni gebeliktir. İkinci muhtemel neden de herhangi bir şekilde o siklusta ovulasyon (yumurtlama) olmamasıdır. Düzenli adet gören bir kadında beklenmedik bir şekilde ortaya çıkan gecikmenin nedeni ise stres veya yaşam değişiklikleri olabilir.
Adet gecikmesinin diğer önemli nedenleri arasında aylık ya da üç aylık korunma iğneleri ya da kola uygulanan hormon çubuklarının içinde bulunan hormonların yan etkileri sayılabilir.
Adet gecikmesi hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Ara kanamalar: Doğurganlık döneminde sık görülen diğer bir adet düzensizliğidir. En muhtemel neden serviksteki enfeksiyonlardır. Diğer muhtemel nedenler miyomlar ve serviks polipleridir. Spiral kullanımı, doğum kontrol hapı kullanımı, aylık, üçaylık iğneler ve kola uygulanan çubuklar da lekelenme tarzında ara kanamalara neden olabilirler.

Adetin fazla olması (Hipermenore) (Menoraji): En muhtemel neden yumurtlama olmadan gerçekleşen siklustur. Diğer nedenler spiral kullanımı, aylık iğneler, üçaylık iğneler ve kola uygulanan çubuklardır. Farkında olunmayan gebeliğin düşükle sonuçlanması da yanlışlıkla adet kanaması sanılabilir. Adet kanamasının fazla olması hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Adetin az olması (Hipomenore): Adet döneminde görülen kanama miktarı yaşla birlikte azalma eğilimi gösterir. Doğum kontrol hapı kullanımı da adet kanamasını önemli ölçülerde azaltır. Nadiren kürtaj işlemi sonrası rahim iç tabakasında ortaya çıkan yapışıklıklar da az adet görmeye neden olabilir. Adet kanamasının az olması hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Sık adet görme (Polimenore): En muhtemel neden hormonal dengesizliktir. Ara kanamalar sıklıkla adet kanaması ile karıştıklarından ara kanamaların muhtemel nedenleri burada da söz konusu olabilir. >> Sık adet görmek hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Seyrek adet görme (Oligomenore): Yumurtlama düzensizliği, stres, tiroid hormon bozuklukları (guatr), prolaktin hormon yüksekliği, bazı hormonal ilaçlar ve doğum kontrol hapları gibi nedenlerle adetler seyrek aralıklarla görülebilir. Bu durum hakkında ayrıntılı bilgiye buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Tüm bunlara ek olarak her türlü normalden fazla kanama durumunda vücudun kanamayı durdurma ve kanı pıhtılaştırma mekanizmalarındaki muhtemel bir bozukluk mutlaka akla gelmelidir. Bu özellikle ergenlik döneminde muhtemel neden olabilir ve araştırılmalıdır.

Adet düzensizliği nedenleri:
Adet düzensizliğinin çok çeşitli nedenleri olabilir. Bunlardan bazıları ilaç kullanma veya stres, aşırı egzersiz gibi hastalık olmayan çevresel faktörler iken bazıları akut veya kronik hastalıklara bağlı olabilmektedir. En yaygın sebepler şöyle sıralanabilir:
- Hormonal ilaç kullanmak
- Doğum kontrol hapları veya iğneleri
- Polikistik over sendromu
- Menopoz veya menopoza yakın yaşlar
- Korunmak amaçlı normal spiral veya hormonlu spiral uygulanması
- Tiroid hormon bozuklukları (guatr)
- Rahimde miyom veya polip benzeri oluşumlar
- Stres
- Aşırı egzersiz ve aşırı spor yapılması
- Emzirmek, lohusalık dönemi
- Aşırı kilo kaybı veya aşırı kilo almak (obezite)
- Aşırı derecede yetersiz beslenme
- Büyük ameliyatlardan sonra (stres nedeniyle)
- Normal doğum ve sezaryen sonrası ilk yıllar (emzirme nedeniyle)

Adet düzensizliği ne zaman hangi yaşta olur?
Adet düzensizliği en sık yeni adet görmeye başlayan genç kızlarda görülür. Adet düzensizliği genellikle adet görmeye başladıktan sonraki 1-2 yıl içerisinde başlar, sıklıkla bir kaç sene sürer ve yaşın ilerlemesi ile kendiliğinden düzelir. Yine de genç kızlarda adet düzensizliği olduğunda başka bir sebebi var mı diye doktor muayanesine başvurmak gerekir.
Bunun dışında adet düzensizliğinin sık görüldüğü bir yaş grubu 45-50 arasıdır; bu döenemde menopoz yaklaştığı için adetlerde seyrekleşme veya sıklaşma görülebilir.
Bunların dışında üreme çağındaki kadınlarda da (20-40 yaş arası) adet düzensizliği başlayabilir. Her yaş grubunda görülen sebepler farklılık gösterebilmektedir.

Tedavi:
Adet düzensizliğinin altında yatan bir sebep bulunup bulunmamasına göre tedavi değişir. Bunun için genellikle ilaç tedavisi gerekmekle beraber nadiren ameliyat da (myom, polip vb. durum varsa) gerekebilmektedir. Bazen sadece kişinin yaşam şeklini, beslenmesini, uyku düzenini değiştirmek yeterli olur tedavi için. Aşırı kilolu olanların kilo vermesi faydalı olur. Hastanın kullandığı ilaçlar adet düzensizliğine neden oluyorsa bunları kesmek veya yenileri ile değiştirmek gerekebilir. Halk arasında soğan kürü, incir kürü, otlar, çaylar, kürler, şifalı bitkiler, çörek otu vb. olarak bilinen şeyler tedavide işe yaramaz, aksine kötü yan etkileri olabilir, bu nedenle doktor izni olmadan hiçbir uygulama yapılmamalıdır.

Adet düzensizliğine iyi gelen aktiviteler nedir?
Hastaların sık sorduğu sorulardan bazıları: adet düzensizliğimin tekrarlamaması ve tamamen geçmesi için bundan sonra nelere dikkat etmeliyim, adet düzensizliğine ne iyi gelir, neler yapmalıyım, nasıl geçer...
Öncelikle düzenli bir yaşam şekli, düzeli uyku, düzenli ve dengeli beslenme çok önemlidir. Geç saatlere kadar uyumadan, az uyku ile düzensiz bir yaşam tarzı, kötü beslenme gibi faktörler adet düzensizliğine yol açabilir. Kişi yaşam tarzını düzene koydukça ve normal kiloda olacak şekilde sağlıklı beslendikçe adet (regl) düzeni de normalleşecektir. Normal derecede egzersiz ve sporun birçok sağlık faydası olduğu gibi adetler açısından da faydası olabilir ancak profesyonel sporcular gibi aşırı egzersiz yapan kişilerde adet düzensizliği meydana gelebilir. Sağlıkla ilgili birçok konunun temelini oluşturan düzenli yaşam adet açısından da önemlidir.

Adet düzensizliği olan kadınlar hamile kalabilir mi?
Hamile kalmaları için başka bir engel veya hastalık yoksa adet (mens) düzensizliği olan kadınlar hamile kalabilir. Adet düzensizliği tek başına çocuk sahibi olmaya engel bir durum değildir. Adet düzensizliğinin nedeni yumurtlama düzensizliği ise bu durum hamile kalmayı bazen zorlaştırabilir. Bu durumda yumurtlama düzenleyici tedaviler verilir ve sonrasında ilişki zamanları planlanarak çiftin kolayca bebek sahibi olması sağlanır.

Adetleri düzensiz olanlarda hamilelik belirtisi ve süresi değişir mi?
Adet düzensizliği olan kadınların hamilelik belirtileri değişiklik göstermez, diğer kadınlar ile aynıdır. Gebelik süresi de her kadın ile aynı sürer. Ancak adet düzensizliği olduğu için son adet tarihini net bilemeyenler olabilir, bundan dolayı gebelik haftası hesaplaması zor olabilir; bu durumda hamilelik haftası bebeğin ultrason ölçümlerine göre hesaplanır.

Ameliyat olduktan sonra adet gecikmesi:
Büyük ameliyatlar hastada hem psikolojik olarak hem hormonal olarak stres durumu yaratır, bu nedenle ameliyattan sonraki ilk aylarda adet gecikmesi veya adet düzensizliği sık görülür. Apandisit ameliyatı, myom ameliyatı, polip ameliyatı, kist ameliyatı, safra kesesi ameliyatı, bel fıtığı ameliyatı, kalp ameliyatı, histeroskopi ve laparoskopi sonrası adet düzensizliği veya gecikmesi meydana gelebilir. Çok kısa süren ufak ameliyatlar hariç hemen her türlü ameliyat ve stres buna neden olabilir. Ameliyat sonrası adet gecikmesi olanlar bunu sadece ameliyata bağlamamalı, özellikle gebelik şüphesi yaratacak cinsel ilişki varsa mutlaka gebelik testi ve başka nedenlerin araştırılması için doktora başvurmalıdır.


İlgili Konular:
- Anormal Uterin Kanamalar
- Hormon Bozukluğu
- Sık Adet Görme
Seyrek Adet Görme
- Geç Adet Olma
- Adet Gecikmesi
- Adet Görememe (Amenore)
- Adet Kanamasının Az Olması
- Adet Kanamasının Fazla ve Uzun Sürmesi
- Normalde Adet Süresi ve Miktarı Ne Olmalıdır?
- Düzensiz Adet Görmenin Zararları
- Adet Düzensizliği Hamile Kalmayı Engeller Mi?
Birlikte Yaşayan Kadınların Aynı Günlerde Adet Görmesi
Tamamını >>



UYARI: Sitedeki bilgiler hastalıkların tanı ve tedavisinde kullanılmamalıdır.
Yazıların her hakkı saklıdır, izinsiz kullanılamaz. devamı >>

"Gebelik ve kadın hastalıkları konusunda ayda 1 milyondan fazla ziyaretçi sayısı ile en çok tıklanan, en geniş içerikli site"